Çünkü sadece, zaten bildiklerimizi görürüz. Hem iyilik hem kötülük alanında kendi yapabileceklerimizi, karşımızdakine yansıtırız. Sonra sevgiyi en önce, kendi yarattığımız bu görüntüye uyan şeyler olarak tanımlarız. Kendimiz sevdiğimiz gibi sevilmek isteriz. Başka türlüsü bizi rahatsız eder. Şüphe ve kuşkuyla karşılık veririz. Dili anlamayız. Suçlarız. Karşımızdakinin bizi sevmediğini iddia ederiz. Ama belki de bizi sadece, bizim anlayamadığımız kendine özgü bir biçimde seviyordur. Hikayemi bitirdiğimde bu söylediklerimi anlayacaksın diye umuyorum.