“Besbelli aynı sabaha karşı. Beyaza değil, siyaha. Korkun aynı korku: Hiçbir bahçe kalmayacak, hiçbir güzellik.”
Edebiyatının 50. yılında Selim İleri’den yepyeni bir roman: Sona Ermek.
Çokça eser vermiş bir yazarın yarım kalmış romanını yeniden yaşatmaya çalışırken hatırladığı gençlik düşleri, geçmişin acımasız pırıl pırıl yaşanmışlıkları ve artık asla geri gelmeyecek, bir hayatın otobiyografik izler taşıyan dökümü…
Yazmak-yazamamak sarsıntısı sürerken; okura şarkılar, filmler, resimler, kitaplar, yazarlar, şairler ve hatta roman karakterleri eşlik ediyor. Selim İleri kalemini; iç hesaplaşmalara, hayalkırıklıklarına ve yaşlılık kaygılarına biliyor, ama umut var hâlâ, konfetiler yağıyor!
“Sonu mutlu biten romanlar yazmadın. Yazamadım desen daha doğru olacak, beceremedin, kendini kandırma, kıvıramadın. Sonu mutlu biten romanlar, öyküler, filmler, oyunlar sevinç, mutluluk getirdi; derken hafifserdin. Sonu mutsuz bitenler iz bıraktı, sen de git git onları kuşandın.”
(Tanıtım Bülteninden)
Yazarın 50 yılda okuduğu, yaşadığı her şeye yer veren bu eseri zaman zaman sizleri sıkıyor belki de alakasız konular gibi görülüyor olsa da ara ara nefes gibi değerli olan cümleleri kitabın arasına serpiştirerek okuyucuya şu bir cümle için bile feda olsun bunca okuduğum zaman dedirtiyor.
İyi ki hayatımızda bir Selim İleri var ve iyi ki bizlerle bunca birikimi paylaşmaya değer bulmuş.
Sevgi ile kaliniz