Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

162 syf.
7/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Masallar; gerçek hayatta masal olamayacak kadar gerçektirler, yaşamın kaskatı, soğuk gerçekliğinde... Dokuz Anahtarlı Kırk Oda’dan sonra yazarın okuduğum ikinci kitabı oldu. Okuması zor, bazen sıkıcı, ama güzeldi. Bol acılı adana gibi. Bol acılı gerçekleri okudum. Ankara’da bir sahil lokantası ve ankaralı rumlar. Hedda Gabler, babasından kalan piştovları satan mutsuz bir kadın ve daha başka kadınlar, kadın olanlar ve kadın olamayanlar.. Yedi cücesiz Pamuk Prenses, yüzyıllık Uyuyan Güzel, başlayamamış, geç başlamış, bitememiş veya alışılageldikten farklı bitmiş masallar. Dokuz hikayeden oluşuyor kitap. Birbirinden kurgu olarak farklı ama mesaj olarak bağlantılı dokuz hikaye. Kitaplarla dolu kütüphane rafları birden sağlı sollu tren kompartımanlarına dönüşüyor, kadın şiir okuyor, kitap yazıyor, pencereden hayatını izliyor.. Karakterler giriyor, başkaları çıkıyor, kimisi hiç giremeden kayboluyor, kimisi hikayenin içinde hapsoluyor, bazısı yok oluyor. Amansız, geç kalınmış sevdalar okuyoruz. Eleştirisel bir eser ortaya koymuş Mungan, hayatı, toplumu, dayatılan sahtelikleri ve ıskalanan gerçekleri, yaşadıklarımızı ve yaşa(ya)madıklarımızı anlatmış. Klişe masallara farklı yorumlar katmış, onları hayata katmış, böylelikle çirkinleştirmiş, gerçekleştirmiş. Gerçek de çirkin değil mi zaten? Hayatlara alışılmadık sonlar biçmiş, tanıdık ama başkalaşmış karakterler yaratmış. Sosyolojik, psikolojik ve kültürel dogmalara karşı eleştirisel çalışmış, bir çok aykırı ama düşününce haklı fikirler ortaya koymuş. Eleştirdikçe eleştirmiş, vurmuş kırbacı kör, bağnaz topluma. Nitekim okuması zahmetli ama zihnen besleyici, daha çok soyut, az fantezi, çok gerçekçi, bilgi konusunda besleyiciliği olmayan, ama fikir bağlamında zengin, roman havasında masalımsı hikayelerden oluşan, kısa ve okunası bir eser. Eleştirilerime gelecek olursak: İlk olarak kitaba editör eli değmemiş, 18. baskı, Murathan Mungan, Metis, ama yazım ve imla hatalarından, anlam bozukluklarından geçilmeyen bir kitap.. Yazar kafasının içini yazıya dökmüş, kurallara takılmamış. Tamam önemli olan fikir, ama editörden geçmeli bir kitap, başka türlü okuyucuya saygısızlık bu. Yakıştıramadım, ne yazara ne de yayınevine. Müşteri, yani okur velinimet değil mi? Yok saymak, bozuk metinlerle dolu bir kitap vermek okura ne demek? Hayır, bu kabul edilemez. Bir edebiyatçının dil bilgisini, imlayı yok sayması kabul edilecek bir şey değil.. İçeriğe gelecek olursak, sonları bağlanmamış hikayelerin. Ne kadar farklı bir hava katsa da bazen sıktı hikayelerin tutarsızlığı. Zor cümleler, arka arkaya saydırılmış, birbirine bağlanmamış fikirler. Tekrarlara sık düşülmüş, konularda derinlere inilmiş ama orda öyle bırakılmış, okuyucuyu arafta bırakmış bitirmiş hikayeleri, cümleleri, fikirleri. Bütün olarak güzel bir kitap, bolca eleştiri, bolca hayatın içinden, ara sokaklardan manzaralar.. Okunabilir, farklı ve zengin, ama eksisi de çok. Farklı bir okuma arayanlara tavsiyem. Okuyacak olanlara iyi okumalar. :)
Kırk Oda
Kırk OdaMurathan Mungan · Metis Yayınları · 20071,356 okunma
·
31 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.