Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

200 syf.
8/10 puan verdi
·
27 saatte okudu
Spoiler İçerir!
Çok güzel bir etkinlik sonrası tanıma fırsatı bulduğum J.M. Coetzee’nin okuduğum ilk romanı. Çok samimi bir üslupla kaleme alınmış roman. Sıkılma fırsatı bulamadan bir bakmışsınız roman bitmiş. Bazen kendini tekrar eden cümlelerle karşılaşıyorsunuz ama göze batmıyor bu durum. İçeriğine gelecek olursak Coetzee’ nin vermek istediği mesaj basit “asıl barbaralar kimler onları yerinden yurdundan eden imparatorluk mu yoksa yuvaları için mücadele eden yerel halk mı” Hakim’in yaşadıkları ve hissettikleriyle cevaba ulaşıyorsunuz. Bir eleştiri romanı aslında her coğrafya kendine uyarlayabilir. Ülkeyi felakete sürükleyen bir yönetim, bozulmuş bürokrasi, işkenceci başıboş güvenlik güçleri. Sizi durumu sorgulamaya yönlendiren ifadelerle dolu. Bence kitabın en can alıcı noktası Hakim’in Mandel’e yönelttiği şu soruydu. İnsanlar üstünde... çalıştıktan sonra nasıl yemek yiyebiliyorsun? Masaya nasıl oturup ailenle arkadaşlarınla yemek yiyebiliyorsun ki? Onun yerinde olsam diyorum kendi kendime, ellerim öyle kirli gelirdi ki boğulacak gibi olurdum... Ve aşk... Basit, dümdüz,sırdan,soğuk bir aşk. Aşk bile değil aslında ne olduğunu roman bitene kadar anlamıyorsunuz zaten. Coetzee savaşa,devlet işlerine,işkenceye,merhamete,vicdana çok az yer verdiği gibi aşka da çok az yer verip alelacele anlatmış. Sonuç itibariyle dengelerin sürekli değiştiği ve belirsizlikle biten bir roman olmasına rağmen kesinlikle okunmaya değer.
Barbarları Beklerken
Barbarları BeklerkenJ. M. Coetzee · Can Yayınları · 20151,544 okunma
·
5 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.