Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

240 syf.
10/10 puan verdi
BİR SİNEĞİ KOVALARKEN BAŞLADI HER ŞEY.. Hey Ulu Hakan! Ve İtalyan heykeltıraş Valeriyani 'nin yaptığı, yediyüzellide bir oranında küçültülmüş Dersaadet maketinde, Ayasofya semtinde bir çatı katında, içeride sedirde oturup kitap okuyan bir gencin elindeki kitabın arasındaki Paris' ten postalanmış ihtilal beyannamesini gören gözleri!! :) Uzun bir cümle mi oldu? Aslında ifade ettikleri daha uzun. En azından kitabın ilk bölümünde bahsedilen Abdülhamit dönemini tasvir etmesi açısından önemli ve ironik. Bir sineği kovalarken başladı her şey. Nasıl olduğunun farkına varamadan kafaları simsiyah kömürleşerek öldürülmüş yedi şeyhe uzanıyor mevzu. Olağanüstü durumları ve olayları bu kadar doğalmış gibi anlatırken, yine yer yer fazlaca gülümseten bir kitap okudum. Röntgen cihazına karşı kurşunla zırhlanan feraceler kıvamında bir ifade, yeniliğe direnilen bir zamanda, gösterilen karşı duruşu çok zekice anlatıyor. Kitap üç bölümden oluşmuş. Baba, Oğul ve Hayalet. Belirli bir sıra ve sınır olmayan olaylar, birbirinden bağımsız gibi görünse de okudukça bağlantılar kuruyorsunuz. Yer İstanbul. Ve işin ilginç tarafı böyle tasvirlerin dolu dolu olduğu bir kitabın yazarının İstanbul 'a sadece birkaç defa gittiğini duymak çok şaşırttı beni. Bölümler arasında zaman farkı var. Ana kahraman İhsan Sait Efendi. İllüzyon yapayım derken kaybettiği çocuk sebebiyle düştüğü mapus damında, koğuş ağası her secdeye eğildiğinde, el çabukluğuyla çıkardığı yumurtalar meselesi var ki gülmekten zor okudum. Bir süre sonra ağadan yumurta çıkaramaz olunca, ağanın koğuştakilerden biri tarafından, yumurtadan kesildi diye bıçaklanması koptuğum noktaydı. Yer yer polisiye roman tadında, sürpriz sonlarla dolu, ama özellikle ilk kısımda dili çok ağır olan bir kitaptı. Baba kısmı ile diğer kısımlar arasında çok bariz dil farkı hissettim. Birden Gabri El, Rafa El ve Mikha El 'den Hans El ve Gret El' e geçmeniz çok mümkün. Bazı özel isimleri okunduğu gibi yazması ayrıca dikkatimi çekti. Vilyam ve Rişar gibi. İttihatçilerin fikir ve hayallerini yüksek dozda espri katarak anlatan yazar, hürriyet sevdalılarını ince ince işlemiş Bunu yaparken, nam - ı diğer Barbar Moğol İhsan Sait Efendi üzerinden bol bol eleştiri katmış. Ki ölçülemez dünya nizamını ölçmeye kalkan, göklerin hükümdarı olmayı düşünen, zaman makinesi bir zeplin yapmaya çalışan efsane bir zattır kendisi. Bir şey anlatırken ; "Caart kaba kağıt!" ve benzeri cümlelerle araya girip, "Külahıma anlatsın!" tarzında eklemeler yaparak kurduğu samimi dil, yazarın kendisini hikayenin kahramanlarından biriymiş gibi hissetmenizi sağlıyor. OĞUL Ağırlıklı olarak savaş tasvirlerinden oluşmuş bir kısım. Daha ileri bir tarihte geçiyor, bu kısımda dilde bir sadeleşme ve dolayısıyla bir akıcılık farkediyorsunuz. Bu kısımda beni en çok etkileyen alıntıyı şuraya ekleyerek devam edeyim. #43235649 VE HAYALET Zeplin geleceğe ulaştı sonunda. Aslan yürekli Richard 'tan Hitler' e, kitlelerin bütünleştiklerinde ortaya çıkan tablolar, etkileyici şekilde anlatılmış. Fikirlerimizi sınırlandıran dünyadır ya da biz dünyayı fikirlerimizle sınırlandırıyoruz diyerek, düşünmenizi sağlıyor. Ve İdrisoloji. :) Bu kadar enteresan tip olur da İdris Amil Hazretleri 'nden bahsetmeden olur mu?
Galiz Kahraman
Galiz Kahraman
narin ve sanatkar ruhuyla bu cümbüşte yerini alıyor. Sonsuzluğa erişme serüveninden, Tanrılaşma isteğine kadar, iyinin de, kötünün de apaçık ifade edildiği güzel bir eser. Yüzde yüz hakim oldum ya da anladım diyen mübalâğa etmiş olur. Kurguyu çabalarınız sonucunda oturtsanız da, aslında anladığımdan fazlasını anlatıyor hissi yakanızı bırakmayacak. Oysa bir sineği kovalarken başlamıştı her şey.. Keyifli okumalar. :)
Yedinci Gün
Yedinci Günİhsan Oktay Anar · İletişim Yayınları · 20163,749 okunma
··
1.358 görüntüleme
Mustafa A. okurunun profil resmi
Galiz Kahraman'a göre içerik olarak daha dolu bir kitaptı. Yine felsefe, din, mit içiçeydi. Dediğin gibi Anar'ın bir kitabını okuyup da tam olarak anladım diyen abartmış olur. Herhalde külliyatını bitireceksin yazarın. :) Ellerine sağlık.
Liliyar okurunun profil resmi
Elimden geldiğince okumayı düşünüyorum. Kıvrak zekasını çok sevdim. Teşekkür ederim güzel yorumun için. :)
UKALA KRALİÇE okurunun profil resmi
Ne kadar güzel bir anlatım olmuş ,kitabdan çok anlatımından etkilendim . Okuyan aklına ,yazan eline sağlık.
Liliyar okurunun profil resmi
Çok teşekkür ederim, beğendiyseniz ne mutlu bana. :)
Tuğçe Yılmaz okurunun profil resmi
Kitabı bitirdiğinde gerçekten de anladığından daha fazlası olduğuna emin oluyorsun.. Bu kitaba kim 'tamamıyla anladım' dese inanmam😅. Ve bir yerde okumuştum. Kitabın sonunda "als ikh kan" imzası Almanca "als ich kann" dan geliyormuş. "yapabildiğimin en iyisi bu " anlamındaymış sanırım. Naçizane bir bilgi. 🙂
Liliyar okurunun profil resmi
Ihsan Oktay Anar, yapabildiğimin en iyisi diye nitelendiriyorsa bu kitabı, varın ne okuduğunuzu tahayyül edin. :)) Teşekkür ederim bilgilendirme için. :)
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.