223 syf.
·
Puan vermedi
Hayatımda ilk defa Aziz Nesin okudum. Öncelikle onu söylemem lazım. Sevgili dostum https://1000kitap.com/Nordavind ‘nın tavsiyesi ile oldu bu. “Kendinden çok şey bulacaksın” diye fragman da yaptı bana.
Buldum mu? Evet.
Sadece kendimden değil, günümüzden de çok şey buldum. Maalesef 1940’ların Türkiye’sindeki temel sorunların bugün için de geçerli olduğunu gördüm. En temel sorun ne? Tek Parti. O zamanın tek partisinin adı başkaydı, şimdinin başka.
Sürgünlerin ruh halleri, yaşadıkları, çevre tepkileri, açlık ve işsizliğe mahkum edilmeleri, ailelerinin dağılması bugün KHK ile işten atılan insanlarımızın durumlarına benziyor. Üstelik metot da aynı. Sorgusuz sualsiz işinden atıyorlar, önce ceza verip, sonra buna suç uyduruyorlar.
Aziz Nesin’in bir yıl hapis dört ay sürgün yemesine sebep olan yazısı da vardı kitapta. Okudum. İnanılır gibi değil. Herhangi bir muhalif köşe yazısının aynısı. Tıpkı bugün çok sevdiğim bir yazar olan 
Ahmet Turan Alkan ’ı hapse atmaları gibi, köşe yazısı… Gizli hiçbir şey yok. İktidarın icraatlarına getirilen açık fikir yazıları yani…
Aziz Nesin önsözde kitabı ilk yazdığında anılarının kendisine komik geldiğini ancak artık yaşlandıkça hiç de öyle olmadığını, yapılanların büyük haksızlık olduğunu ifade ediyor.
Evet, Nesin’in siyasi tercihinin SSCB realitesini görmediği fikrine halen katılıyorum. Ancak ne olursa olsun bu insanlar besleme değillerdi. Zaten Sabahattin Ali’nin eşi ve kızına yazdığı mektuplarda da, buradaki mektup ve anılarda da aynı şeyi hissediyorsunuz: yoksulluk. Birilerini beslediği, satın aldığı tipler değiller onlar. Doğru ya da yanlış bir fikre inanmışlar, memleketin o fikirle ilerleyeceğini düşünmüşler.
İronik bir durum, ateist Nesin’in hatıralarını okurken oruçluydum. Açılığı daha bir hissettim. Ramazan okumalarında dini bir kitap yerine bunu tercih ettim. Çünkü orucunu yemek yiyerek değil kul hakkı yiyerek açanların olduğu bir ülkede yaşıyorum.
Bir sürgünün anılarında şunu bir kez daha anladım, zalimle mazlumun davranış biçimleri, duyguları, yaşadıkları aynı… Sadece adları değişiyor.
Kitapta en çok hoşuma giden anılar ise, başta Suikast anısı olmak üzere ki, mahkemeye çıksak bunun sebebi tavuk kızartması ve kuru baklava olacaktı sözü şahaneydi, Nesin’in Kur’an dersi vermesi, Kerim Sadi’nin karakteri, hamamdan sonra sokakta kalması gibi durumlardı…
··
33 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
“Orucunu yemek yiyerek değil, kul hakkı yiyerek açanlar.” bakın burası önemli. Ağzınıza sağlık Mehmet Bey.
Her şey güzel olacak inşallah Ayşe Hanım. :) Yeter ki, bu topraklarda vicdan ve hak duygusu, partizanlıkların önüne geçsin.
Güzel bir noktaya, toplumumuzun on yıllardır kanayan yarasına parmak basmışsınız tüm samimiyetiniz ve açık sözlülüğünüzle Mehmet hocam.
Zamanında Sabahattin Ali, Nazım Hikmet, Aziz Nesin yazdıklarından dolayı ne hissetmiş, ne çekmişlerse günümüzde bire bir benzer durumları şimdiki yazarların ve öğretim üyelerinin cezaevlerine mahkûm edilmeleri sebebiyle diyorum ki "bir arpa boyu yol alamamışız."
Bu ülkenin güzel insanları bu yapılanları hak etmiyor.
Sabahattin Ali'nin dediği gibi "Çalmadan, çırpmadan, bize ekmeğimizi verenleri aç, bizi giydirenleri donsuz bırakmadan yaşamak istemek bu kadar güç, bu kadar mihnetli, hattâ bu kadar tehlikeli mi olmalı idi? Namuslu olmak ne zor şeymiş meğer! "
Evet bu ülkede namuslu olarak kalabilmek bile zor artık. Çünkü yalandan, çıkardan, sahtekarlıklardan beslenen epey bi insan ortaya çıktı.
Ama bu devran böyle sürüp gitmez. O güzel atlara binip gidenler elbet dönecektir. Ben yollarını bekliyorum.
Eline sağlık Mehmet hocam, kalemin daim açık ve keskin olsun.
Teşekkür ederim Hilmi Bey. Bizim en önemli sorunlarımızdan birisi sosyal olarak mahallellik kavramı. Yani Siyasal İslamcılar, cemaatçiler, milliyetçiler, Kemalistler, sosyalistler, Fenerliler, Cimbomlular, şunlar, bunlar... Biz kendi mahallemiz içinde hakka, adalate dikkat ediyoruz ancak bizim dışımızdakilere haksızlık yapılmasına ses çıkarmadığımız gibi oh olsun diyoruz, ama şöyleydi, ama böyleydi diyoruz... Ne zaman ki, bu çifte standardı bırakırız, o zaman işler değişir. Bu ülkede dünün mazlumları bugünün zalimleri olmuştur. O yüzden de bir arpa boyu yol gidemiyoruz. Bu ülkede on binlerce başörtülü bacım(!), siyasal İslamcı lider ve iktidar tarafından hapse tıkılmıştır ve o cenahtan buna kimse gerek korkudan gerekse başka sebeplerle itiraz dahi edememiştir. Neyse, yazacak çok şey var ama yeri tam olarak burası değil sanırım.
Sağlıcakla kalın.
1 sonraki yanıtı göster
Tuco zaten bu kitabi tavsiye edip sonrasini keyifle izliyordur. Cunku bu kitabi okuduktan sonra Aziz Nesin hakkinda daha fazlasini ogrenmek istemeyen yoktur diye dusunuyorum:) Kaleminize saglik
İlk karşılaştığımızda ben de ona kıblenin yönünü soracağım, ahdım olsun :)))
6 sonraki yanıtı göster
ben de mi okusam acep ????? Ramazanda iyi gidiyor diyosanız :)
inceleme harikaydı bu arada kaleminiz dert görmesin ..
Teşekkür ederim Şimal Hanım. Bir Ramazan okuması için kategori dışı sayılabilir pekala ancak dediğim sebeplerden dolayı okunası bir kitap.
1 sonraki yanıtı göster
Bu yorum görüntülenemiyor
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.