ilk elime aldığımda kesinlikle sıkılacağım diyerek başladım kitaba. Tamam çok sıkıldığımı söyleyemem fakat kitaptaki olayların hangisi gerçek hangisi rüya pek anlayamadım. Okuduğum yerde bu ayrımı yapmaya çalıştım. Hatta kadının hayatının tümden rüya olduğunu ve hatta öyle bir kadın olmadığını bile düşündüm çoğu zaman. Sanatsal olarak beğendim fazlaca hayal gücü kullanılmış ve evet kadınlar bu kadar çok dünya dışı varlıklar değiller. Yani hayaletlerle konuşma, yok öyle birşey. Ve evet bazı yerlerde yazara hak verdiğimde oldu. Dünya çapında her kadının hayatını bir kadında toplayıp sunmuş bize. Belki de kafamızda yarattığımız varlıklarla muhabbet ediyoruzdur, emin olamadım şimdi fakat bir kadının hayatı doğrudur dört duvar arasında geçiyor. Zamanını bu kitaptaki gibi 40 oda olmasada 4 duvarlı bir kaç küçük odada kocasından ilgi bekleyerek, çocuklarıyla uğraşarak geçiriyor.
Vesselam kitaptaki hayal ürünü konuşmalardan sıkılmayız diyorsanız tavsiye ederim. Okunmaya değer satırları var.