Şimdi ben Henry James beyfendiyi ingiliz usülu beş çayına davet etsem kitapla bir iki soru sorsam? Oda bana senin istediğin gibi olsa klasik olur muydu derdi muhtemelen.Öncelikle kitabı üçüncü birinin gözünden okuyoruz. Ve her karakterin içsel karmaşalarından haberdarız. Kimi yerlerde karakter analizi yapılırken anekdotlardan verilmiş. Bana başlarda cümleler uzun gelmişti. Fazla diyaloğun olmadığı bir kitap. Genelde bir anlatıcıdan okuyoruz.
Kitapta genç hanımefendinin özgürlüğünden bahsediliyor? Dünyayı gezip tanıma özgürlüğü mü? Yoksa düşünce özgürlüğü mü?
Kitabın başlarında karakteri o kadar çok sevdim ki. O dönemde böyle bir gezme özgürlüğüne sahip olduğu için. Fakat karşısına çıkan ince ve hain düşünceleri olan bir kadın nasıl bir hayatı mahvedebilir? Dünyayı gezmeyi altın bir kafes olarak gören bir kız; tenekeden bir kafese nasıl girebilir? İşte bunu okuyoruz. Ben bolca sinir oldum gerildim. Ve kitabın kapağını kapattığımda dedim ki ben bu sonu kabul etmiyorum.
Sizlere şimdiden keyifli okumalar ️️️