Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

128 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
Salah Birsel, diline bir türlü ısınamadığım bir yazar. Sizlere de böyle geliyor mu bilmiyorum açıkçası. Çok sert, mizahtan uzak, sevdiklerine çok bağlı sevmediklerine can düşmanı bir karakter. Bu son özelliğini sevdim ama açıkçası ben Atsız’cı olarak da kendisine çok ısınmamıştım zaten. Kitapta da özellikle 62 ya da 63 sayfa ilerleyince gördüğüm Sultan Abdülhamid’e ithaf edilen Kızıl Sultan tanımını gördüğümde aşırı soğudum. Bugün en büyük Kemalistler bile Vahdettin’den söz ettiklerinde edepli konuşuyorlar. Çünkü edep ve haya ancak kişinin kendisine yakışır ve onlar da kötü sözlerini kendilerine saklayabilecek kadar kaliteli insanlar. Örnek olsun diye söylüyorum siyasi bir şeye çeken olursa kavga çıkar. Salah Birsel ise çok kötü konuşuyor. Birkaç kitabına daha böyle başlamış ama bir türlü tutunamayıp (kızma Oğuz Ağabey) bırakmıştım. Bu sefer ne olursa olsun deyip devam ettim. Tabii çok soğuk okudum satırlarını, çünkü nereden nereye atlıyor, nerede ne anlatıyor bir türlü kavrayamadım. Tabi bu sadece başlarda yaşadığım bir durumdu. Belki de halen iyi bir okuyucu seviyesine gelemediğimden ama bilemedim. Umuyorum ki, bir gün bana hitap eden bir kitabını okuyacak ve şen şakrak bir yorum yapacağım. Umudum bu yönde. Kitabın ilerleyen bölümlerinde ise daha olumlu yazılara şahit oldum. Burada da kitaba tutuldum ki kitabı bitirdim. Sonuçta yiğidi öldür hakkını ver demişler. Biz de öyle yapalım. Kitap 11 parçadan oluşuyor. Parçalar en sonda bir bütünü oluşturacak. Bu da hoş. Tabi günün yorgunluğu üzerimde olmasa ben o 11 parçanın hepsine tek tek girerdim ama benden bu kadar. Hepimize iyi geceler, keyifli okumalar diliyorum. Esen kalın..
Kurutulmuş Felsefe Bahçesi
Kurutulmuş Felsefe BahçesiSalâh Birsel · Sel Yayıncılık · 2019243 okunma
·
48 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.