Yazarın aile ve sadakat kavramlarını vurguladığı, yaşadığı dönemin bu kavramlarla ilgili anlayışını gözler önüne serdiği sürüleyici bir roman: Şimşek. Üslubu, teşbihleri, tasvir ve tahlillerden bahsetmeye bile gerek yok. Çünkü eser bir Peyami Safa eseri.
Ruhsal tahliller, çevre tasvirleri ve olayların anlatımı muhteşem. Özellikle psikolojik tahlilleri okuyucuyu derinden etkiliyor. Karakter tasvirleri, insan duygularını ve karakterlerin olaylar karşısındaki tutumlarını en ince ayrıntılarına kadar doğru bir şekilde ortaya koyması çok etkileyiciydi. Eminim birçok okuyucu Zweig kitaplarındaki hazzı almıştır. Zweig’ın Korku romanının uzun versiyonu diyebilirim. Nasıl orada korku hissi kitabın ana teması ise şimşekte de şüphe ve korku işlenmiş.
Yasak aşk etrafında şekillenen bir roman. Yazar bu romanında yanlış batılılaşma, insan psikolojisinin ruhi bunalımlarını ve çatışmalarını güzel bir şekilde dile getirmiş.
Ahlak anlayışı olmayan Sacid, sadakat ve ihtiras ikilemi yaşayan Pervin ve değer yargıları olan, ama irade yoksunu Müfid'in ürkütücü bir malikanede geçen esrarengiz hayatları anlatılıyor. Kitapta Ali karakteriyle de Peyami Safa'nın fikir ve dersleri yer alıyor.
Okuduğum süre boyunca kitabın isminin şüphe olmasının daha uygun olduğunu düşünsem de son 40 sayfasına geldiğimde Şimşek kavramı öyle bir yer alıyor ki akıllara zarar.:) Yaşattığı gerilim ve heyecan polisiye romanlara taş çıkartır. Tüylerim diken diken oldu öyle bir son tahmin etmemiştim, edemezdim de.
Okunması gereken bir kitap, özellikle psikolojiyle ilgilenenler tarafından. Finali beni çok etkiledi, tavsiye ederim.