Yeraltı edebiyatının yerüstü KRALI."Bugün hayattaysak eğer, soyağacımızdan birileri “Ya o ya ben!” dediği için değil miydi? "
Hakan Günday külliyatının depresif enfeksiyonlarla dolup taşan 3. Kitabını da üzülerek bitirdim. Epi topu 8 kitap istihakımız olduğu için,Kinyas Ve Kayra'dan sonra her kitabını üzülerek bitiriyorum.Külliyatın son eserini bitirdiğimde 3 günlük yas ilan etmeyi düşünüyorum.
"Dayanılmaz olan tek şey, hiçbir şeyin dayanılmaz olmamasıdır" cümlesiyle başlayan kitap Rimbaud'un bu cümlesiyle hikaye boyunca bir kılavuz gibi yol göstere göstere akıp gidiyor. DAHA'nın tersi olan AHAD'ın oğlu GAZA'nın yeraltında başlayıp yeraltında devam eden hayat hikayesi. Okuduğum 3 Hakan Günday kitabındaki özellikle baş karakterlerin isimlerini çok sevdiğim gibi GAZA'nın da bu dehşetcengiz hikayesini çok sevdim. Yine bol sokmalı, çıkarmalı, koymalı, depresif irinlerle dolu boynuna fular takıp beyefendi entelektüel felsefesi değil de,dili sert küfürleri mert dumanlı,uyusturuculu,antidepresanlı felsefik yeraltı romanı.Hakan Günday romanlarına İngiltere Kraliyet ailesinden gelme entel dantel yorum yapan insanları kınıyorum ve sizi yeraltına uyum sağlamaya davet ediyorum.
"Sizler özel değilsiniz, sizler güzel yada eşi benzeri olmayan kar tanesi de değilsiniz, sizler işiniz değilsiniz, sizler paranız kadar değilsiniz, bindiğiniz araba değilsiniz, kredi kartlarınızın limiti değilsiniz, sizler iç çamaşırı değilsiniz, sizler her şey gibi çürüyen birer organik maddesiniz... bizler bu dünyanın şarkı söyleyip dans eden yeri geldiğinde dalga geçen yeri geldiğinde gülüp geçen pislikleriyiz."
Chuck Palahniuk.
Yeraltının Yerüstündeki Krallarına selam olsun.
DAHA yok mu DAHA! AZ-DAHA yaz,gelsin!!!