Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

272 syf.
8/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
Fransız yazar Henri Barbusse’ün ilk kitabı olan Cehennem, 1908’de ilk defa okurla buluşmuş ve beklenmedik derece bir satış başarısı yakalamış. Bana katılır mısınız, bilmem lâkin, daima yazarların ilk kitaplarının en önemlisi ve iyisi olduğunu; ilk kitaptan sonrakilerde biraz tekrara düşme, ilkinin başarısına yakalamaya çalışan yazarların maraton koşuşu gibi düşünürüm öteki metinleri. “Cehennem” odasında bir delik açarak dış dünyayı inceleyebileceği bir manzaraya sahip olan isimsiz bir adamın peşinden şekilleniyor. Okuru, bir kapı arkasına asılmış bir askılık gibi, duvardaki delikten öteki hayatların sancılarını, yaşamlarına ortak olmayı ve belki de başkasının dertlerini, sorunlarını dinledikçe, kendi acını unutmaya davet ediyor. Aslında, başkasının acısı demek ne kadar doğru bilemedim şimdi; kim bilir başkalarının hayat sorunları utanç duyuracak dahi olsa, insanlara acı veren kederlerin, senin haz kaynağın olabilme ihtimalini çok güzel yansıtmış. Yazarın ana karaktere hikâyede bahşettiği konum; biz okurlara, bir ressamın tablosunu görmeye gelmesini istediğin yığın kalabalığın gözü gibi düşünebiliriz; Peeping Tom’un gözüyle röntgencilik edebiyatı. Fazlasıyla kişisel -ki kesinlikle onu özel ve güzel kokan tarafı bu- bu metin, genellikle güneşin battığı, karanlığın hakim olduğu kentte anlatılır; Hasta adam ve doktorlar, ölümden söz eden iki sevgili, böcek bilimi hakkındaki sohbet ve Papaz-hasta adam arasındaki bölümler favorim. Barbusse, Maksim Gorki, Lenin, Nurullah Ataç, Nazım Hikmet ve Sabahattin Ali’nin övgüyle söz ettiği bir isim olduğunu belirtip, Ölmeden Önce Okunması Gereken 1001 Kitap’tan biri olduğunun altını çizeyim.
Cehennem
CehennemHenri Barbusse · Maya Kitap · 2014103 okunma
·
39 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.