Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

229 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Adana'da toprak bir ev, misafirleri ağırlamak için sevinçle hazırlanmış yer sofrası, ortalıkta koşuşturan çocuklar, kadınlar ve erkeklerden oluşan Çukurova'dan daha sıcak insanları ve bir tekme ile açılan tahta kapı... Bir zamanlar huzura açılan bu kapı, 12 Mart gibi bir tekmeyle savrularak huzursuzluğa açılır birden. O günler 12 Mart Sıkıyönetim günleridir. İnsanlar sürekli izlenir, düşünmek bile bir nevi suçtur. Hiçbir eylemde bulunmayan sadece düşüncede kalan fikirleri yüzünden asıl kahraman Oya(bence bu yazarın bizzat kendisi olabilir) , öğretmen Mustafa ve avukat Hüseyin komünistlikle suçlanırlar. Sorguda işkence, hakaretler,iyi-kötü oyunu ile çözülmekten, suçlu psikolojisi ile savunmaya geçmekten korkarlar, direnirler. Korku yerini, endişeye bırakır; ordan kalkar kuşkuya ordan keşkeye... Bu sürecin özellikle kadınların gözünden ele alınması kitabın en iyi taraflarından biri diyebilirim. Ve tüm bunlar 24 saatlik bir Adana gününde geçer ve biter... (Ayrıntıya girersek okunmak istenmeyebilir.) Oldukça yanlı bir tutumla ve sol bir bakış açısıyla, bir dönem cezaevinde de tutuklu kalan Sevgi Soysal’ın kendi görüşlerini , anılarını ve yaşadıklarını da içeren bir kitap diyebiliriz... Ülkemizin en karanlık dönemlerinden biri olduğu için ve çoğumuz o yılları yaşamadığımız için okunması gereken bir kitap. Yazar Sevgi Soysal'ın 1970'li yıllarda yakalandığı hastalık nedeniyle 40 yaşında vefat ettiğini ve geride yaklaşık 10 kadar roman bıraktığını söyleyerek okumanızı tavsiye ederim.
Şafak
ŞafakSevgi Soysal · İletişim Yayınları · 2012480 okunma
·
152 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.