Kesinti, bir günün kesiti... bizi 1986’ya Çernobil reaksiyon kazasına götürüyor. Yazar-anlatıcı o gün erkek kardeşinin beyin ameliyatının tedirginliğini de yaşamaktadır. Kişisel kaygılar toplumsal kaygılarla buluşur. Teknolojiye eleştirel cümleler satır aralarında kendine yer etmiştir. İnsanoğlunun yağmura, buluta, gökyüzüne bir başka anlam yüklediği günlerdir. Kitabı okurken şu an ve geçmiş zaman olayların tesadüfi olmadığını ve orada yaşanan hissiyatın bugün benzerinin burada yaşanıyor olmasını anlamak zor değil ve tekerrür... yeraltı edebiyatına benzer bir üslubun varlığı da son derece dikkat çekici. Keyifli okumalar.