Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

223 syf.
10/10 puan verdi
Sakız Gibi Mendiller
“Aziz Nesin, bir zamanlar Amerika’ya fazla borçlanmayalım diye yazmış.Sürgün sebebi buymuş.” diyor Ayhan Hünalp “Tercüman”, 13 Ocak 1958 ‘de kaleme aldığı Nesin’in bu hatıratını köşesinde okurlarına tanıtırken.. 1957 yılında kaleme aldığı bu hatıratında Aziz Nesin, ‘Nereye Gidiyoruz?’ yazısı nedeniyle yargılandıktan sonra Bursa’da geçen 4 ay 10 günlük sürgün süresi boyunca yaşadıklarını mizahî bir dille anlattığı anılarından oluşıyor bu kitap.. Kitabın içeriğinde toplam 32 tane anısına yer vermiş.. Bu hikaye değil gerçek yaşadıklarından belli başlı olanlarına ve de beni güldürdüğü kadar üzen ,düşündüren bikaç örneği buraya yazmak istersem; Kır Koşusu, Kuran Dersi, Bursa’nın Valisi, Röntgencinin Pastası, Mendiller Sakız Gibi sayabilirim.. Benim okuduğum 13.Basım olanı ve kitaba 32 anekdottan önce bir Önsöz ve İlk Önsözle başlanmış,Anekdotların yazımı bittikten sonra bu sürgün süresi boyunca kardeşi, ilk eşi, ve diğer tanıdıkları ile mektuplaşmalarına yer verilmiş,Sonsöz olabilecek bir bölümden sonra Yankılar başlığı altında Aziz Nesin’in biyografisi ile bitirilmiş.. Bu kitap da hayatımın en acı ve bugün nasıl katlanabildiğime şaşırıyorum dediği Bursa’daki sürgün zamanlarına ‘Nereye Gidiyoruz?’ başlıklı bir broşürü hazırlaması sebep olmuş.. Burada Truman Doktrininden kısaca bahsetmek gerek görüyorum. 1947 yılında İkinci Dünya Savaşı’dan çıkılmış, ABD ve SSCB çekişmesi başlamış,Amerika komünizmle mücadelede çok keskin ve şiddetli uygulamalara girişmiş bu amaçla Yunanistan ve Türkiye’yi kapsayan 400 milyon dolarlık bir bütçe ile bu iki devlete Amerika tarafından askeri teçhizat ve mali yardım yapılmış. Bu miktarın 300 milyonu Yunanistan’a ,100 milyon usd lik kısmı da Türkiye’ye gönderilmiş.Dönemin tek parti iktidarı mohteşem bir sevinçle ve saflıkla bu yardımları kabul etmiş. Zaman içerisinde kabul edildiği sırada iktidardakilerce ön görülsede önemsenmeyen ortaya çıkan sonuç şu olmuş. Gönderilen askeri malzemeler Amerikan artığı ve onların bakım onarımına ayırdığımız bütçe toplam değerinden daha fazla.. Üstelik teknolojimiz yok ve Amerika’ya bu teçhizatların bakım onarımı konusunda muhtacız.. Aziz Nesin ve diğer münevver kafalar bunun bir yardımdan ziyade Türkiye’nin ekonomik bağımsızlığını tehlikeye koyan bir kabul ediş olduğunu yazın yoluyla kalemleriyle haykırmışlar.. Ve anayasanın 161-162.maddelerine dayanarak(milli menfaatlere karşı olmak suçu) bu tür münevverleri hapsetmek için ufak tefek değişikliklerle devreye sokulmuş.. Aziz Nesin komünist olmakla suçlanmış ve hapsedilmiş ya da sürgün edilmiş.. Bugün geldiğimiz günümüzde ise bu düşünceler serbestçe dile getirilebilmekte o zamanlar antidemokratik uygulamaların sıklıkla devlet eliyle yapıldığını bu tür anı kitapları ile öğrenmiş oluyoruz.. Aziz Nesin’in okuduğum ilk kitabı..Bir yazarı tanımanın en kestirme ve etkili yolu varsa önce kendi kaleme aldığı anılarını okumak diye düşündüğüm için bu kitabıyla başlamayı uygun buldum.. Bursa sürgünündeki anılarını okurken en bariz düşündüğüm şey,konum ve şartlarımız değiştiğinde tanıdığımız insanlarda da değişmeleri bizi şaşırtacak bir hız ve boyutta görecek olmamız. Gördüğüm kadarıyla Bursa Sürgünü,Aziz Nesin’in hayatım dediği kendi eliyle kurduğu yaşamının samimiyetsiz, zayıf yönlerini görmesi ve acı bir şekilde yaşaması için bir tecrübe olmuş. Kalem arkadaşlarının çoğunun kaypaklığını, eşinin dostunun zor zamanlarda sessizliğe bürünmesini yakinen hissetmiş.. Kitap acı bir kitap yalnız Aziz Nesin hakikaten büyük bir yazar..Sanırım şöyle düşünmüş yaşadığım acılarımı tüm çıplaklığı ile iyice dramatize ederek anlatırsam okuru bayarım ben en iyisi güldürmece yoluyla okur farketmeden ciğerinin kılcallarına kök salayım hesabı yapmış..Başardı da benim için...Acısını hissettim ve nahoş hiç bir duygu da belirmedi bende.. Bu kitabı okumalısınız, neden okumalısınız? Bugün susanlar, o zamanda susanlardı! Bugün konuşanlar o zaman da konuşanlardı! Konuşan ve haykıranlar yaşadığını hissediyor ve sadece onlar gerçekten dinlenilmeye okunmaya değer anılara sahip oluyorlar! Keyifli ve gülmeceli ve bol düşünmeceli okumalar..
Bir Sürgünün Anıları
Bir Sürgünün AnılarıAziz Nesin · Nesin Yayınevi · 20171,270 okunma
··
48 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
AkilliBidik okurunun profil resmi
Detaylı bir inceleme yazmışsınız, tebrikler. Aziz Nesin üstat her daim okunmayı ve incelenmeyi hak ediyor; insanın hayat tecrübesi arttıkça her okumada yeni ortak noktalar yakalıyor yazdıklarında... "Bugün geldiğimiz günümüzde ise bu düşünceler serbestçe dile getirilebilmekte o zamanlar antidemokratik uygulamaların sıklıkla devlet eliyle yapıldığını bu tür anı kitapları ile öğrenmiş oluyoruz.." yorumunuz çok hoş olmuş, sabah sabah gülümsetti beni... Ne diyelim, inşallah:)
Bu yorum görüntülenemiyor
ANIL DAĞLI okurunun profil resmi
Amerika'ya fazla borçlamayalım diyenler yani diğer kesim sanki bir şey mi buldular sadece milletin yararına olan şeyleri karalama ve kötü gösterme çalışmasına alet ediyorlar bunları Menderes'in dediği gibi. Borç almasalardı o traktörleri askeri techizatları o zamanda yapılan yollari Madem yazı yazacağına Aziz Nesin kendisi yapsaymış bunları mühendislik öğrenip parayı da kendi cebinden verip. İlk elektrikli araba 1845'te yapılıyor. Cumhuriyet kurulduğundan beri 1950'ya kadar Türkiye ne yapmış üniversitelere sadece sosyal alanda profesör olan YAHUDİ profesöri başa geçirmek dışında? Nuri Demirağ engellemelere karşı uçak üretiyor Avrupayadan sipariş geliyor satmak istiyor engelliyorlar. Nuri Killigil silah fabrikası havaya uçuruluyor. Yani küçük bir şey yapamaz diye izin veriliyor gerçekten ülkeyi kalkındıracaği büyüyeceği gözükünce hemen engelleniyor kapatılıyor. Araba televizyon traktör vesaire karşı kesim ve Aziz Nesin kendi üretiyor muydu da almayalım diyorlar. Onlara kalsa ne üretirler ne de alırlar. Türkiye batı özentisi sloganlara devam eder ama afrikadaki kabilelerin sopalarını kullanmaktan ileri geçemez. Evet alınmayıp her şeyi kendimiz sıfırda üretmeye kalkabilirdik belki yüzyıllar sürebilirdi ama şuan bu alınmalar sayesinde ülkede insanlar teknolojik aletlerle tanıştılar ve bir çok konuda yerli üretim ve ihracat yapan firmalar var artık. İnönü döneminde Almanlar saldırır diye korkaklık yapmaktan insanlar sırayla karneyle alıyormuş yiyecekleri halbuki TAM TERSİNE de önceki senelere gore buğday üretimi artmasına rağmen.
Gülcan Coşkun okurunun profil resmi
Hayırlarla gelen bir Cuma geçirmenizi dilerim öncelikle:) İnceleme ve alıntılarıma ilgi gösterip yorumda bulunduğunuz için teşekkür ederim görüyorum ki yaptığınız yorumlar, diğer 1 k profillerinin de anasayfalarına paylaşımlarımın düşmesine sebep olmuş yeni yorumlar ve beğeniler gelmiş .. Okurların etkileşime geçmesi mutlu ediyor:) Sayfamda birçok yerde yorumlarınızın hepsini okudum Tek tek cevap vermektense Aziz Nesin incelemesi altında cevap vermeyi uygun buldum:) Tarihçilerin tarafsız olmaya çalışanlarının bile yargı dağıttığını bunu kılıfına uydurarak yaptığını söylemişsiniz... Aziz Nesin o makinaları yapsaydı yazın yoluyla hönküreceğine demişsiniz.. Doğa ve ilgili her şey arasında neden sonuç ilişkisi kuran uygar insanı ateist olmak kalıbına sokmuşsunuz.. Tarih Öğretmenleri istisnalar hariç ya muhafazakar olur ya da Atatürkçü muhafazakar olur ya da ülkücü olur istisna olanlarda tüm bakış açılarının üstünde her şeyi okur kendine özgü bir bir bakış açısı oluşturur. Bir konuyu yorumlayan bir bakış açısıyla anlatmanın da iyi tarafları vardır dinledikten sonra kendi varlığınız yeniden oluşur güncellenirsiniz o yargıdan size uygun olanları alır yeni kararlar alabilir farklı alanlarda araştırmaya yönelebilirsiniz.. Aziz Nesin bir yazar ve en iyi olduğu şeyi yapmış. Gazetelere itibar etmeyin ama okumadan da geri durmayın, Medyanın kölesi olmayın ama habersizde bırakmayın kendinizi.. Bizler Beyaz Saray ve Ak saray kulislerinde dolaşan insanlar değiliz ülkede dünyada ne olup bittiğini yazarlar araştırmacılar sayesinde çoğunlukla öğreniyoruz. Aziz Nesin ve onun gibi düşünenler mesela Sabahattin Ali ,yerellik temelli evrensel insanlar olmaya çalışmışlar Atatürk gibi.. Truman Doktrini ve Marshall Planı nın etkileri sonuçları zaman içerisinde ortaya çıkmış, Kurtuluş Savaşı verip yüzyıllardır sömürülen Anadolu halkı özgürlük tacını tam olarak başına takmak istemiş( ekonomik olarak da)elbette bu tür yardımların altında yatan bağımsızlığımızı zedeleyici etkileri dillendirecekler düşündürecekler ve haberdar olacaz.Aziz Nesin’in vazifesi makina yapmak olsaydı eminim en iyisini yapardı ama yazmak onun doğasına en uygun ve iyi de kullanmış bu yeteneğini..Sonuçta koşulların insanıyız hepimiz.. Uygar insanın neden sonuç ilişkisi içinde düşünmesini ateistlik olarak yorumlamadım ben.. Kuran’da onlarca ayet ‘Akletmezler mi ! ‘ diye uyarıda bulunuyor..Zaten doğada var olan neden ve sonuçları keşfediyor insanoğlu, sürekli öğreniyor.. Günümüz insanı yani bizler, o kadar çok bilgi, uyaran ve etkiye maruz kalıyoruz ki, şüpheci bakış açısı uygar insanın mecburen izlemek zorunda olduğu yol..
Bu yorum görüntülenemiyor
ANIL DAĞLI okurunun profil resmi
Tartışmaya girecek bilgin olmadığı için troll diyorsun, sensin troll varsa fikrin söyle. Yoksa sonsuza kadar sus Fikirlerini çürütemediğin kişilerin kim olduğuna bakman normal.
Bu yorum görüntülenemiyor
ANIL DAĞLI okurunun profil resmi
Ben de seninkilere gülüyorum dünyadaki hayatında başarılar =))
ANIL DAĞLI okurunun profil resmi
Ben de size diliyorum:) Fikirlerinize bir kısmına katılmamakla birlikte görüşlerinizi paylaştığınız için teşekkür ediyorum. Bir gönderiniz de diploma fos demişsiniz ve yaşadıklarınızla siz de fark etmişsiniz hoca ve öğrenci iletişiminin üniversitede insani olmadığını. Diğer bir yerde darülfunun hocaları diyerek onları münevver saymamışsınız. Bu konuda darülfunun ve hocanın usta çırak ilişkisi givi olduğu okullar daha iyi onların bu sistemiyle üniversitelerin sistemi birleştirilip daha uygun ve güzel hale getirilebilirdi. Yahudileri sanki çok başarılılarmış gibi sosyal olmak konusunda (sosyal şeylerden para kazanmak ,sömürmek ve bunlarla halkları kargaşaya sokma konusunda başarılılar) Yahudi profesörleri üniversitelerin başına getirmişler Kendi insanlarımızı atmışlar cumhuriyet kurulduktan sonra (eski adıyla darülfunun) istanbul üniversitesinden ve 150'lilikler gibi. Fuat Sezgin'i araştırınız. Aziz Nesin bazı konularda oldukça dürüst biri. Atatürk ve müslümanlar hakkında bir sözü de var duyduysanız. Ayrıca Sebahattin Ali de Atatürk'e hakaretten hapis yatmış sonra gerçek duyguları olmadığı belli olan duygusuz komik bir şiir yazıp çıkmak istemiş. Sabahattin Ali'nin Atatürk'le görüşlerinin aynı olduğunu sanmıyorum
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.