Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

104 syf.
·
Puan vermedi
·
17 saatte okudu
Yunan tragedyasının özelliklerini, doğuşunu ve nasıl ortadan kalktığını anlattığı iki konferanstan oluşuyor. Kitabın 2. Konferans kısmı 4 bölümden oluşuyor. Ancak bu 4 bölümün son iki bölümü diğer 2 bölümün hemen hemen aynısı. Bi kaç eksiltme ve eklemeyle aynı şekilde yayınlanmış. Nietzsche'nin felsefesinin temelinde yer alan Dionysos ve Apollon'un özellikleri tragedya ile bağlantısı ayrıntılı bir şekilde verilmiş. Yunan tragedyası günümüzdeki operaya benzetilebilir. Bir müzik korosundan ve sahnede monolog yapan maskeli bir oyuncudan oluşmaktadır. Müzik Yunan tragedyasının merkezinde yer almakta, müziğin görevi tanrının ve kahramanın acısını seyirciler arasında güçlü merhamet duygusuna dönüştürmektir. Söz önce düşünce dünyasını ancak ondan sonra duyguları etkiler. Eğer yol uzunsa genelde amacına ulaşmaz. Oysa müzik her yerde anlaşılan herkesin bir gerçek dili olarak doğrudan kalbe seslenir. Dinleyici de oyuncu gibi kendinden geçmiş halde dinler. Antik Yunan'da insanların tiyatro oyununa gitmesinin nedeni hayatındaki monotonluktan kaçmak, sefaletten kurtulmak, insanı sakinleştiren tiyatrodur. Bu tıpkı Dionysos'un bahar şenliklerindeki esrime haline benzetilir. Baharda ortaya çıkan örtü gibidir Dionysos ile insan doğa ile bütünleşik, bu kendinde olmamak kendinden geçme halinde sadece bir adım gereklidir, kendi içimize dönme değil tam tersine başka bir varlığın içerisine gireriz büyülenmiş gibi davranırız tiyatroda da insan kendini sahnede görür. Tragedyada konu daha çok tanrılara dayandırılır Euripides günlük olayları tiyatroda yansıtmaya başlayınca müzikli oyun olan tragedyanın çöküşü başlamıştır. Müzikli oyunun çöküşünün çıkış noktası diyalog olmuştur. Temellerini Sokratesçi olan Euripides atmıştır. Sokrates ölmeden önce hapishanede arkadaşlarına anlattığı üzere sık sık rüyasında gördüğü şeyin "Sokrates müzikle uğraş" olduğudur. Kendisini vicdanen rahatlatmak için kendi felsefesinin en değerli müzik olduğu fikri ile huzur bulmuştur. Apollon şiir, sanat, heykel tanrısıdır mesela heykel görüntü olarak bir gerçekliği vardır ve imge ürünüdür, güzelliği ön plana çıkarır ve tanrının canlı şahsiyetidir. Dionysos isw coşku ve esrime tanrısıdır. Onun sanatı insanın kendinden geçmesi ile coşkuyla bahar dürtüsüyle ortaya çıkar. İnsanın "principium individuationis" yani insanın birey olma sürecinin ortadan kalkışı dır. Dionysosça bir sanatsa esrime halindeki insan ile sınıflara özgü tüm sınırlar kaybolur köle özgür adamdır, soylu ile alt sınıf bütünlük oluşarak dünyanın ahengi ortaya çıkar. Yunan tragedyası ve Yunan Tanrıları varoluşun korkunçluğu ve zalim yanlarını bilir ama yaşayabilmek için bunları örter. Aşırı hassas acıya eğilimli halk yaşama katlanabilmek için sanata yani tragedyaya yönelmiştir. Olimpos dünyasını, tanrıları kendi hayat felsefelerini açığa çıkarmak için bir perde olarak kullanmışlardır. Yunanlılar hiç bir zaman tanrıların gerçekliğini ispatlama ihtiyacı hissetmemişlerdir. Acı çekmede ilahi bir ışık vardır ve kutsal bir şey olarak algılanır. Bu yüzden tragedyada da hep tanrısal olandan yani acıdan bahsedilir. Tragedya oyununda seyircinin büyülenmesi orkestranın ve sahnenin görülebilen tüm dünyasının mucizeler dünyası olarak görmesi istenir seyirciyi bu ruh haline sokabilecek olan güç ise müziktir.
Yunan Tragedyası Üzerine İki Konferans
Yunan Tragedyası Üzerine İki KonferansFriedrich Nietzsche · Say Yayınları · 200598 okunma
·
55 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.