Diderot deyince aklıma hemencecik fransız aydınlamasındaki bir felsefeci olarak gelir. Okuduğum ilk eseri olan roman , çağdaşlarının yanında mükemmel bir psikolojik öğelerin bol olduğu , yergisel bir tabloyla; suzanne gözünden manastır ın montonluğu ve burdaki oteritenin ve basit insanların nasıl zalimleşebildiğini ve bu kayıtsızlığın sonda bulmadığı trajik hikayeyle anlatıyor. İnanılmaz bir keyifle okudum. Akılcı bir yazarın böylesi akıcı bir eser yazması beni ayrıca çok şaşırtı.