Sabahattin Ali’yi tanımak isteyenlerin mutlaka okuması gereken bir kitap. Kendisinin hayat görüşününü bu kitapta görebiliyoruz.
İnanılmaz sivri dilli bir eleştirmen olduğunu söyleyebilirim. O dönemin siyasi koşulları dikkate alındığında bu denli eleştirel yazılar yazabilmek ciddi cesaret ister. Nitekim kendisi de bu yazılarından dolayı çok erken yaşlarında cinayete kurban gitmiştir.
Dikkatini çeken esas konu ise 1940 lardaki tartışmalar ile günümüz tartışmaları çok benzerlik gösteriyor. Yabancı sermaye, dış mihraklar, basın özgürlüğü, özelleştirmeler vs. Biz galiba bu konuları çözmekten ziyade tartışmayı çok seviyoruz. Tahminimce bundan 50 sene sonra da bu konular tartışılmaya devam edecek.
Sonuç olarak güzel bir kitap ben beğendim. Bu virüslü günlerde evde kalırken okunabilecek bir kitap diye düşünüyorum.