Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

302 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
14 günde okudu
Tanpınar, kuşkusuz ki iyi romancılarımızdan ve mutlaka okumak gerektiği kanaatindeyim. Benim favorim Saatleri Ayarlama Enstitüsü. Huzur romanına başlamış ama devam edememiştim araya neler girdi bilmiyorum. 2020'de tekrar okuyacağım ve incelemesini paylaşacağım. Aydaki Kadın'ın yarım bir kitap olduğunu söylersek spoiler vermiş olmayız çünkü bunu bilerek alıyoruz ve okuyoruz. Yazar öldükten sonra müsveddelerden derlenmiş ve bu nedenle zaman zaman kopukluk hissi verse de tam bir roman olmasa da Tanpınar'ı okumak özellikle son yarım kalan eserini okumak ayrı bir duygu veriyor. Kitabın sonunda planlarını ve yazarın notlarını paylaşmışlar ve bu benim çok hoşuma gitti. Yazmak üzerine de bazı noktalarda öğretici olabiliyor. Karakterler nasıl oluşturulur, bölümler, her bölümde kuracağı sahneler ve sahnelerin içinde değineceği konuları planlayışına tanıklık etmek hoş bir duygu. Aydaki Kadın, ismiyle tam olarak örtüşemiyor çünkü ana karakter olmayan bir karakterin rüyasından alıyor ismini. Kuşkusuz ki yazar, ölüm onu yakalamadan evvel eserini nihayete erdirme fırsatını yakalamış olsa idi çok bambaşka bir roman okumuş olurduk fakat her zaman aklımı kurcalayan bir durumdur olmamışlık, yarımlık. Hayatta her hikaye tam olmayabilir. Bu benim bir yazar olarak çok sık düşündüğüm bir durumdur, "Son eserim bitmeyebilir, yarım kalabilir!" Bu yarımlık benim yazmaya devam ettiğim son eserimde anlatıcının da sorguladığı bir husus. Her şey tamamlanamayabilir. Bu bakımdan yarım bir eser okumanın da ayrı bir lezzeti ve hüznü var. Bir yazar olarak en azından ben böyle düşünüyorum. Tanpınar bu romanda titizlikle çalışmak istemiş lakin muvaffak olamadan vefat etmiş. Hemen her konudaki fikrini romana yedirmek istemiş. İnsan ruh hali, aşk, sanat, siyaset, kent gibi. Siyasi bölümlere baktığımızda Adnan Menderes'ten haz etmediğini çıkarabiliriz fakat anlattığı Beyoğlu ile öncesinin eseri olarak ele alırsak memnuniyetsizliği olduğunu görüyoruz. Sanat değerlendirmeleri bölümlerinde sıkıldım diyebilirim zamanın-Cumhuriyet ilk yılları kişileri- Fransızlardan çok etkilendiğini o dönemi okudukça görüyoruz. Siyaset ve sanat boyutunu çok irdelemeden daha yüzeysel geçebilirdi diyebiliriz lakin yazar özellikle bahsedeceği işleyeceği bu konuları baştan belirlemiş. O konulardan bahsedebilmek için sahneler kurup, kişiler oluşturmuş. Aslında roman teknik ve yazım dili bakımından harika. Döneme baktığımızda çağının ötesinde bir kitap olduğunu söyleyebiliriz. 1950'li yıllarda yazar bir romanı tek sahnede diyebileceğimiz bir alana ve kısıtlı bir akşam daveti süresine sığdırmış. 2000'li yıllarda sinemada izlediğimiz tek mekan filmler bizi etkiliyor ya da belli bir süre içinde geçen filmler. İşte o zaman yazarın kurgu bakımından çok yol kat ettiği gerçeğini anlıyoruz. Normal giriş, gelişme, sonuç tarzı bir roman okumak isteyenleri tatmin etmeyebilir lakin Edebiyat ile ilgilenen kişilerin okumasında fayda görüyorum.
Aydaki Kadın
Aydaki KadınAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 2015905 okunma
·
220 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.