Bir Paulo Coelho klasiği, kitaplarını okuyanlar bilir bir tat bırakır okurken, okuduktan sonrada o tat kalır belleğinizde Coelho kitaplarında. Bende hep böyle olmuştur.
“Hac” yazarın ilk kitabı ve manevi olarak derinliği fazla. Coelho’nun 1986 yılında çıktığı hac yolculuğunda yaşadığı deneyimleri ve kendi iç yolculuğundan oluşuyor. Ustası Petrus ile konuşmaları beni etkileyen kısım oldu. Yol boyunca yaptığı meditasyon içerikleri ise detayları içinde barındıran kısım. Ve bir şey daha var ki kitapta Carlos Cataneda ve Don Juan ile karşılaşmak ayrı bir güzellik oldu satırlarda.
Bu yolculuk yıllar sonra Simyacı’nın yazılmasına vesile olmuş ve “Hac’ı” okuduktan sonra “Simyacı” nın nasıl bir manevi, felsefi ve mistik derinlikte yazıldğını şimdi daha iyi anladım.
Nisan ayını güzel bir kitapla kapatmanın huzuru ile;
Kitaplarla kaldığımız güzel zamanlara diyorum.
......
Aramanın hazzına,
Çok önemli bir şey besliyorsun ;
Hayallerini...
Hayatımız da bir çok kez hayallerimizin paramparça olduğuna, tanık oluruz,
Ama hayal kurmayı bırakmamamız gerekir.
Bırakırsak, Ruhumuz Ölür...