18 hikaye ve bir oyundan oluşan eserin her bölümü ayrı derecede hassasiyet barındıran birer şaheser benim nazarımda. Dönemin şartlarını kendi açısıyla, hüznüyle dile getiren Sebahattin Ali'ye kulak vermemek bir dönemi anlamaktan mahrum kalmaktır. Tarihimizin yetiştirdiği nice güzide yazar arasında yerini, okuduğum her kitabından sonra daha da sağlamlaştırıyor. Acı ve ızdırap dolu hayatını erken tamamlayan yazar yaşasaydı şayet edebiyatımıza kalabileceği eserleri hayal etmek bile kaybının acısını artırmaktadır ancak bu eserleri ortaya koyması bile bir nebze ferahlık vermektedir. Sevgi ve rahmetle...