Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

266 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Cesur Yeni Dünya'yı okumadan evvel etkileyici bir kitap olduğuna dair şüphem yoktu. 1984'le karşılaştırılması tereddütsüz okumam için yeterliydi zaten. 1984'ü çok daha üstün tutsam da Huxley'in Cesur Yeni Dünya'da parmak bastığı ciddi konuları da hafifsemem mümkün değil. Bu yeni düzenin iyi mi yoksa kötü mü olduğuna hala karar veremedim -zira üzerine epey düşünülmesi gereken bir kitap- ancak yapay doğumla düzen içinde doğmuş kişiler her ne kadar 'her şeyin güzel' olduğu inancı taşıyor olsalar da ne salt iyiden ne salt kötüden bahsedilebilir. Öyle ki iki kavramı da içinde barındıran bir düzen. Tam bir bilim ve teknoloji aşığı olmama rağmen Cesur Yeni Dünya'daki kullanım biçimini sorgulamamak imkansız. İnsanların hiç hasta olmadan ve yaşlanmadan vakitleri dolduğunda dünyaya veda etmeleri kulağa hoş geliyor ancak doğal bir doğumla değil de fabrikada üretilmeleri, birey olmanın ve bireysel özgürlüğün anlamını yitirmesi de diğer yandan ürkütücü geliyor. Bu yapay üretimdeki dış müdahaleyi de unutmamak gerek ki insanların hangi kast sınıfına ait olduğu, ne gibi özelliklere sahip olacağı (fiziksel ve zihinsel) vb. Kısacası kaderleri önceden belirleniyor ve tüm seçim hakları ortadan kaldırılıyor. Aslolan tek şey itaat etmek. Tüm bunlar telkin ve şartlandırma yöntemi sayesinde kontrol altına alınıyor. Bu da farkında bile olmadan düzene boyun eğmek zorunda oldukları anlamına geliyor. Düzene aykırı bir durumda ise dışlanıyor ve sürgünle cezalandırılıyorlar. Kitabın sonunda Mustafa Mond (yeni düzenin lideri) ve John (ilkel kabile bireyi) arasında geçen konuşma çok etkileyiciydi. Dönüp tekrar okuma isteğimi uyandıracak karşılıklı bir düşünce ve fikir tartışması olduğu için sayfaları fotoğraflamama neden oldu :)
Cesur Yeni Dünya
Cesur Yeni DünyaAldous Huxley · İthaki Yayınları · 202160,2bin okunma
·
13 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.