Bir anlam gelse, Ne varsa alsa, Gitse...“En çok hangi kitabınızı, hangi şiirinizi seversiniz? diye sormayorlar mı!
En çok hangi asılışımı sevdiğimi söyleyemem ki..
Açıkçası :
bütün asılışlarımı, ölümlerimi seviyorum demek geliyor içimden.”syf.68
Aslında okurken de “şairin yaşadıklarını yazdığını” hissetmişliğim şairin yine kendi sözleriyle doğrulandı.
Ben her sayfada bir çok kez kendimi, hissettiklerimi, belki bir gün hissediceklerimi, tanık olduğum hisleri bulmanın hazzıyla okudukça okudum.
Özellikle beğendiğim bazı alıntılar var ki:
“Konuşmak susmanın kokusudur.
Ya sus-git, ya konuş-gel, ortalarda kalma.”syf.25
Desek de konuşarak gittiler...
“Ben uyurken
Duvarıma tırmandın
Güllerimi yoldun.
Ve bütün şikâyetin
Sen uyurken
Bahçene girenlerden.”syf18
“Tam başlarken bitti bilip gittiler.
Dostlukları, umudları silip gittiler.
Bana bakıp, şimdi başka yerlerde
Başka şeyler vardır deyip gittiler.”Syf22
Ben bu düşüncelerimi, hissettiklerimi kendime açıklayamazken; bu anlamsız davranışları kavrayamazken şair şiirini yazmış.Herhalde bu durumu en iyi açıklayan söz, Emil Michel Cioran’ın şu sözü olurdu:
“Eğer her kederlendiğimizde ağlayarak kurtulma imkanımız olsaydı,... şiir ortadan kalkardı.”
....
“Kaptanların büyük üzüntüsü
Varılan limanlardır.“syf.28
Okurun kitabı bitirdiğindeki üzüntüsü...