Kitap oldukça uzun süredir sabırla onu okuyacağım günü bekliyordu.Bende uzun süredir gerçekleşmeyi bekleyen buluşmayı daha fazla ertelemek istemedim ve Fahrenheit 451'i okudum. Kitap beni iki açıdan etkiledi.Birincisi kitabın yazılışındaki tuhaf olay ikincisi ise kitabın isminin ortaya çıkması. Kitabın yazılış öyküsüyle başlayacak olursam; Bir arkadaşıyla yolda yürürken polisin kendine ne yaptığını sorması üzerine “Bir ayağımızı diğerinin önüne koyuyoruz”cevabı veren yazar ve arkadaşı polisin suç işleyebileceklerini düşünmesi üzerine tutuklanırlar.Sonradan suçsuz oldukları anlaşıldıkları için serbest bırakılırlar fakat bu yaşadığı tuhaf olay yazarımızı YAYA adlı bir öykü yazmaya iter.Zaman içinde öyküsüne yaptığı eklemelerle günümüzdeki haline ulaşır ve milyonların okuduğu Fahrenheit 451 adlı bir Distopya’ya dönüşür. Beni etkileyen ikinci olay ise; Yazarın kitabın ismini verme hikayesi oldu.Kitabın ismi konusunda karar vermeye çalışırken kitapların kaç derecede yandığını merak etmesi ve birkaç aramadan sonra itfaiye’yi arayıp bu soruyu sorduğunda 451 Fahrenheit cevabını almasıyla kelimelerin yerlerini değiştirerek kitabın adını Fahrenheit 451 olarak kararlaştırması.Bu arada 451 Fahreheit kitapların tutuştuğu sıcaklık derecesi olduğunu belirtmek isterim.Bu kitaba da böyle bir kitap ismi yakışırdı açıkcası. Kitaptan arka kapağında yazılanlar kadar etkilenmediğimi söylemek istiyorum ama kitabı yine arka kapağında yazılanlar kadar büyük beklentilere girmeden okuyacak olanlara tavsiye edeceğimi ve okunması gereken kitaplardan birisi olduğunu söyleyerek kitabın konusuna geçiyorum. Evlerin yanmaya karşı dayanıklı olduğu Otoriter bir dünyada kitap bulundurmak ve okumak tamamen suçtur ve cezası evinizin kitaplarla birlikte yakılması ve hapistir. Evler uzun zamandır yangına dayanıklı şekilde tasarlandığı için hiçbir ev kendiliğinden yanmaz.Taki bir itfaiye onu yakana kadar.Evet yangın söndürme görevi olan itfaiyenin bu otoriter dünyadaki görevi kitapları ve dolayısıyla evleri yakmak. Hiç düşünmeden evleri ve kitapları yakan itfaiyeciler. Bu olağandışı dünyada bir itfayeci olan Montag görevini belirtilen şekilde hiç sorgulamadan ve düşünmeden yapmaktadır.Birgün evinin yanına taşınan Clarisse’ ile tanışan Montag yaşadığı garipliklerin farkına varır ve yaşadıklarını sorgulamaya başlar. Bu sorgulamadan sonra Montag aynı Montag olarak kalacak mıdır yoksa bu sorgulama hayatını değiştirebilecek midir?Bu ikilemle sözlerimi burada noktalayıp henüz okumayanlar için kitabı tavsiye ederek sözlerimi burada noktalıyorum.

Fahrenheit 451Ray Bradbury · İthaki Yayınları · 202289,8bin okunma

·

13 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Gökhan Korkmaz