Yaşamaktan vazgeçmiş ya da hiç başlamamıştık, bilmiyorum Ayşegül Çelik. 80 küsür sayfaya 16 hikaye sığdırmış. Anlatılan öyküler farklı gibi görünse de dönmedolaplar, lunaparklar, umutlar, yakarışlar, hamile karnındaki çocuğa böcek yakıştırması aynı öykünün içinde olduğumuz hissini veriyor. Normalde kelimeler, cümleler değişir farklı öyküler okuruz, bu kitapta ise tam tersi yukarıda geçen kelimeler, cümleler her durakta karşımıza çıkarken öykünün temeli, senaryosu değişiyor. Retoriyle, kocaman sözlerle, tumturaklı, tantanalı sözlerle anlatımı süslerken, ifade edilmek istenen şeyin içine eksiklik yerine heyecan katan bir dili var yazarın. Yeni dönem yazarlarının heyecanını taşıyor. Az biraz farklılıklarla aynı türü temsille yetkiliymiş gibi. Aslı Erdoğan, Şule Gürbüz, Sevgi Soysal gibi yazarları karıştırıp sonuç olarak buluyorum yazarı karşımda. Okuyanlar bilir bu üç yazarın kalemi de çok değerlidir. Attila İlhan abimizin şiirine uzanıyoruz: Ah nerde gençliğimiz, Sahilde savruluşları başıboş dalgaların, Yeri göğü çınlatan tumturaklı gazeller, Elde var hüzün Şehper, kuş kanadındaki en uzun tüy. Dehliz de üstü kapalı, dar ve uzun geçit demek. Osmanlı'da kavukların içine sıkıştırılmış tüydür Şehper. Anlatılan hikayeleri temsil etmesi açısından iyi bir kitap ismi. Bütün başlangıçların harfi A ise bitişe kadar birçok harf barındığı muhakkaktır. Z'yi bir varış noktasından çok bitişe sığdıran dünyanın kanunlarıdır. Dönmedolaplar, salıncaklar, lunaparklar... Bir Ayşegül Çelik öyküsünün hammaddeleri. Kitaptan gelen esinti ile dökülenler Başkalarının hayatlarıyla beslenen acizaneler tanıdım, ilgi hastalığına yakalanmışları ve bu hastalığı numaralandırıp üstüne tek kalem edilemeyecekleri. Kötüye kötü demeyi marifet sayanları. Psikolog olmayı gerektirmeden anlaşılacak türde sorunlu tiplerin pespayelikleri, paçalarından akar rezillikleri, saçlarında tek bir tane kalmayana dek sürdürürler iddialarını. Rüzgâr ekip fırtına biçtiklerine yönelik sözümona umutları bir kış günü öğleden sonrasına takılır. Çünkü başkalarının hayatları da kısıtlıdır. Verebilecekleri önemi bazen evde, bazen de bir çarşının ortasında bırakırlar. Hasta sinirlenip yeni mahsuller aramaya girişir. Bilir ki insan insanı eksiltmez, dahi olduğuna inanan gözleri boğuk bir hırıltıyla ses olup taşar odasına. Erkek olduğu kadar kesindir dahiliği, çünkü okumuş, okumuş gibi yapmış bir duvardan örüp içine hapsettiği nitelikli çevresinden bir dünya yaratmıştır. Dini bütün görünmenin meyvelerini toplamıştır. Hayal dünyasının merkezi olan Everest'te bir boncukçu dükkanı da vardır. Dağıtır yarattığı dünyanın içinde gezen meyveciklerine. İnanır ki onlar hammaddedir. Aklı salıncakta sallanan hammaddeler. Bir erkeğin daha pespayeliğine şahit olmuştu o Lunapark. Batışı kahkahalara bandırıp yemelikti bu adamın. Henüz bir fırtınayla tanışmamış Titanic kendini batmaz sanırdı. Alkışlayan ellerin tokat için şekil ve şartlarını değiştirdiğini görünce uyanacaktı besbelli. Telifler telafi için yetişemeyecek, intihaller intiharları süsleyecekti. Ve geç olacaktı. Notre Dame De Sion Edebiyat Ödülü kapsamında iki ödülden birisi olan Mansion ödülünü almış iş bu kitabıyla yazar. Öncesinde de Kağıt Gemiler kitabıyla Yunus Nadi Roman Ödülü'ne layık görülmüş. Az kelamla çok anlamlara gebe cümlelere kuran yazarımızı merak edenler hiç bekletmeden okumaya başlasın. Bulamayanlar için epub formatı mevcuttur. İyi okumalar. Kitabın anlatım tarzını az çok anlamız adına ilgili alıntılarımı buraya ekleyeyim: #76111550 #76110983 #76024879 #76020639 #76020118 #75952109 #75920229 #75901065

Şehper, Dehlizdeki KuşAyşegül Çelik · Yapı Kredi Yayınları · 2008158 okunma

··

333 görüntüleme

Demet

@annefrank ·

13 Haziran 2020 14:05

Alıntıları severek takip etmiştim, özellikle #76024879 bu gerçekten harika bir alıntı.. Bundan sonra daha çok, yerli yazarlarımıza yönelmeyi düşünüyorum Sevgi Soysal da dahil, bu yazarı da listeme alıyorum önünüzdeki aylarda okuyacağım inceleme için teşekkürler:)☘️

Homeless

@semptomania ·

13 Haziran 2020 14:28

Bu ara sizin okuduğunuz kitaplarda kaldı gözüm :) kim neye ulaşamıyorsa onu istiyor sanırım. Okuyun, takip edelim. Gerçekten ciddi değerler bunlar. Kadın yazarlarımız, Türk edebiyatı canımızdır:) ben teşekkür ederim yorumunuz için.

1 sonraki yanıtı göster

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Homeless