Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

364 syf.
8/10 puan verdi
Sırlar ve diğerleri
Küçüklüğümüzde kimbilir neler yaşadık ? Kimbilir ne sırlarımız var acı ve kimselere anlatamadığımız. Bazı insanlar çok şanslı. Çocukken bir travma yaşamadılar bir sıkıntıları olmadı normal bir şekilde idame ettirdiler hayatlarını. Kötü şeyler yaşamış olanlar ise ya birilerine anlatıp hafifledi ya da daha çok altında kaldı dağ gibi sırların. Benim
Lolita
LolitaVladimir Nabokov · İletişim Yayınevi · 20192,738 okunma
··
950 görüntüleme
Ayşe* okurunun profil resmi
Bende bu kitaba bi inceleme yazmak istemiştim ama ara vererek iki parçada okuduğum için buna vakıf olamadım. Öncelikle bir sanatçının bence toplumda dile getirilmeyeni getirmek gibi bir misyonu olmalı, her okuduğumuz kitapta la la la çiçekler böcekler, namuslu timsali aileler, çarpık olmayan ilişkiler ararsak bu iş yaş, çünkü öyle bir dünyada yaşamıyoruz, yaşadığımız dünya tam da Nabokov’un anlattığı gibi bir dünya. Kendinden 20-30 yaş küçük kız çocuklarına şehvet duyan baba-dede-amca-enişte haberi toplumumuzun gayet aşina olduğu bir durum, daha detaylı okumak isteyenler bknz
Kardeşini Doğurmak
Kardeşini Doğurmak
burdan okuyabilirler. Biz görmek, okumak, duymak istemiyoruz diye bu durum yok değil, bu durum baya baya toplumun içinde sinsi bir ur gibi bütün toplumun içine yerleşmiş durumda. Kimse bu konuyu rahatsız edici bulupta kitabı okumadım demesin, rahatsız olması gereken şey kitap değil, toplum. Kitapta eğip bükmeden pedofil bir durumun işlendiğini söylemeliyim, fakat ben kitabı edebiyat bazlı okuduğum için Nabokov’un cümlelerine, betimlemelerine vuruldum zira okuduğum her kitapta edebi lezzet arayan bir tipim. Fakat şunu da söylemeliyim belki de Nabokov’un zekası mı demeliyim, yeteneği mi demeliyim burda devreye giriyor, kitaptaki durumu olağan bir akışta okuyorsunuz, sanki bu olağanüstü durum çok olağanmış gibi hatta yaşlı Humbert Humbert’e hak bile verdiğiniz oluyor, çünkü kitapta verilmek istenen duygu salt şehvetten ziyade saf sevgi. Sonra düşünmeye hak vermeye, bir çıkar yol bulmaya, kabul edemediğin bu durumdan sıyrılmak için kendini iknaya kalkışıyorsun, bunu size Nabokov’un kalemi yaptırıyor. Benim çok beğenerek okuduğum bi kitaptı ve beni okurken psikolojik olarak çok zorladığını itiraf etmeliyim, umarım bu tarz kıymetli yazarlar “pedofil” “şehvet düşkünü” “sapık” gibi yaftalar vurulmadan anlaşılabilir. Ağzına sağlık Sema, biraz içimi döktüm :)
Esther. Sema okurunun profil resmi
Söylenecek ne çok şey var aslında. Üzerine saatlerce günlerce konuşulabilir. Bir yere varabilir miyiz? Biz varsak da tek başına zor. Toplum neyden rahatsız oluyor ki basit şeylerden. Asıl sorunlar kimin umrunda. Halının altına iteleyip günah keçisi seçmek en büyük huyumuz. Edebi açıdan öyle çok sevdim ki. Açıkçası seveceğimi pek düşünmemiştim. Zora alışmışım böyle akıcı ve doyurucu şeyler okumayı özlediğimi farkettim. Bu bana iyi geldi. Saf sevgiye inanan kalmadığı için hatta inanandan ziyade bilen pek olmadığı için o unsuru pek kimsenin görebileceğini sanmıyorum. Sevgiye aç olan insanlar ne kadar sevgi verebilir ki diye düşünmeden edemiyorum çoğu zaman. Umarım demekten başka bir şey gelmiyor dilimden:) Teşekkür ederim senin de güzel yorumuna sağlık.:)
Necip G. okurunun profil resmi
Herkesin geçmişe dair sırları vardır mutlaka. Bunların hangisi travmatik bir etki bırakır, bunu da çoğu zaman bilemeyiz. Yani davranışlarımızın, tepkilerimizin, kararlarımızın hangilerinin geçmişle bir bağı var acaba? İnsan kendi iç dünyasını bu denli detaylı gözlemleyebilecek kadar cesur mu? Anayurt Oteli incelemesinin sonlarında senin yazdıklarına paralel düşüncelerimi paylaşmış ve Zebercet üzerinden bugünün Zebercet’lerine seslenmiştim. Geçmiş, geçtikten sonra yok olup gitmiyor. Tüm yaşantımız boyunca onu beraber taşıyoruz. Bugünü yaşarken de, gelecekte de, geçmiş hep sırtımızdaki yük olarak bizimle beraber... Asıl sorun şimdiki zamanla alakalı biraz. Önüne ardına bakmadan her konuda anlık verdiğimiz tepkiler... Ve bunların bazen çok abartılı olması. Belki o yüzden sır paylaşmaktan vazgeçti insanlar dediğin gibi... İyi dinleyiciler o güzel atlara binip gittiler:) Ben kitabı okumadım ama filmi seyrettim. Otuz yıl arayla İki defa filme çekildi eser... 97 versiyonunu seyrettim ben. O travma ve gerilim her iki oyuncu tarafından da çok güzel yansıtılmıştı. Kaldı ki film; bugün de dahil olmak üzere pek çok kişi tarafından erotik film sınıfına koyulmaya devam ediyor. Nasıl bakarsan, neye bakarsan onu görüyorsun işte... İşin özeti biraz böyle... Ellerine sağlık Semacım... Kitabın edebi anlamda da bu kadar güçlü olduğunu bilmiyordum, öğrenmiş oldum... Keyifli okumalar...
Esther. Sema okurunun profil resmi
Ben o cesareti biraz yaptım ve artık hiçbir şey eskisi gibi değil. Çünkü bunu yapabilmek için güçlü olmak lazım sanırım. Ya da bu gücü besleyecek bir şeyler bulmak. Ya tamamen dönseydim neler olurdu aceba? :) Dinleyen yok anlayan yok dinlerim anlarım diyenler en çok seni yüzüstü bırakanlar hey gidi :) Çözümü genelde şimdiye kadar susmakta buldum. Oysaki genelde konuştuğumu ve basit sıkıntılar ile dertlendiğimi sanar herkes. Varsın öyle olsun. Yapacak pek bir şey yok bu saatten sonra:) Filmi izlemedim ama hem izleyen hem okuyanlar arasında kitabın daha iyi olduğuna dair yorumlar okudum. Kitap çünkü içsel söylemlere fazlaca yer veriyor bu da kişinin kendi ile konuşmasını yansıtıyor. Böyle şeyleri sevdiğim için ben de ayrıca güzel geldi bu yüzden:) Teşekkür ederim Necip abi değerli yorumun için.:)
marie sklodowska okurunun profil resmi
Her insan az biraz travma yaşıyor. Çocukken yaşadıklarımız bizi aşırı etkiliyor. Koskoca 70 yıl ilk 10 yıla bağlı desek yeridir. Ve maalesef her şey çok daha etkili oluyor çocuk beyninde ve unutulmuyor, hele hele taciz/tecavüz/şiddet/ırkçılık gibi ağır travmalara maruz kalmışsan. Tecavüz eden erkeklerde de genellikle geçmişte tecavüze uğrama durumu oluyor. Bu kişilerin kesinlikle en önce ailesinden, sonra sevdiklerinden bir uzman görüşü doğrultusunda destek alması gerekiyor, en çok da sevgi ve güven görmesi gerekiyor. Tabii maalesef toplumca dışlanıyorlar ve iyice kayboluyorlar... Ama elbette geçmişte uğranılan travmalar yeni, taptaze bedenlere yapılanları haklı çıkaramaz. Her travmada bizim de elimiz olduğunu da unutmamak lazım. Her pedofilinin dokunduğu yerde bizim sorumsuzluğumuz, bencilliğimiz, umursamazlığımız var.. Bu kitap hakkında ilk defa böyle bir yorum okudum, çoğu kişi kitabı aşırı itici buluyordu. Bu kitap okunmalı mı sence, okunmalıysa neden okunmalı?
Esther. Sema okurunun profil resmi
Keşke düzelebilse bu durum keşke... Kitap gerçekten itici. Edebi anlamda ise betimlemeleri oldukça zengin. Kitabı okurken duyguları bir kenara bırakıp okumak lazım. Pedofilik bir insanın bir çocuğa yaklaşımı merak ediliyorsa okunabilir. Ancak ben burada pek pedofili olduğunu düşünemedim bu takıntının. Çünkü sadece bir çocuğa takıntı vardı. You dizisini izledin mi bilmiyorum ama ordaki Joe karakterinin konuşması ifadelerinin benzeri var kitapta. Teşekkür ederim değerli yorumun için:)
•Nur okurunun profil resmi
Bunu ben de kabul ediyorum. Yaşadığın çevre çok önemli. Ama akıl diye de bir olgu var. Ben böyle yetiştim, istediğimi yaparım diye düşünmek saçma
Esther. Sema okurunun profil resmi
Bunu da ben kabul ediyorum.:) Onun arkasına sığınamaz. Ama mantıken ona bu şekilde deme lüksünü veren yine toplum yine eğitim. Herkese aynı eğitimi veremezsin kimi insanın içinde vicdan duygusu fazla iken kiminde şiddet eğilimi fazla. Ona o şekilde farklı bir eğitim vererek iplerini elinde tutabilirsin benim tam olarak demek istediğim bu. Yoksa zaten bu şekilde akıl yürüten bir insan zaten aklını kullanacak kafada olduğu için ona diyecek bir şey yok.
•Nur okurunun profil resmi
Tecavüzü neden işin içine karıştırdın? Pedofili bir hastalıktır ama tecavüz öyle değil. Birine çocukluk travman yüzünden tecavüz etmezsin
Esther. Sema okurunun profil resmi
Genelleyemeyiz elbette bunu. Fakat tecavüz eden herkesin normal olduğunu söyleyemeyiz kaldı ki hiçbirisi normal değil benim gözümde. Hadi diyelim hiçbir sorun yaşamadı fakat bu insan nasıl yetişti? Nasıl eğitim aldı? Çevresi ailesi nasıldı? Hepsi birer etken. Ve ben her şeyi mükemmel bir insana rastlamadim. Normal standartta iyi diyebileceğimiz şekilde yetişiyoruz diyelim öyle birisinin de tecavüze yelteneceğine inanmıyorum. Tecavüzcüleri yetiştiren de biziz katili de.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.