Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

112 syf.
·
Puan vermedi
·
5 saatte okudu
Üzgünüm Çehov. Üzgünüm Cortazar. Üzgünüm Faruk Duman. Sait Faik, sen de elbette. Erdal Öz'ü okuyup da öyküyü sevmemek mümkün mü! "Sular Ne Güzelse", okuduğum en güzel öykü kitaplarından biriydi. Sizin yanınıza bir de Erdal Öz'ü koymam gerekiyor artık, lütfen sıkışın . Dua edin ki polisiye yazarları almıyoruz buraya! "Cam Kırıkları"... ne güzeldi. Evet, yine! Ama nasıl böyle güzel yazabiliyor Erdal Öz? Bence Erdal Öz'ün hikâyelerini okuyup da gıpta etmeyi geçtim, kıskanmayan yazar var mıdır? Bunları ben yazmalıydım, diye üzülen yazarlar olmuştur muhakkak. Okurken bile kıskanmamak, iç geçirmemek imkânsız! Çok güzeller çünkü... Hele "Sevgili"Acı"... Çehov'un en güzel öykülerinden biri olan "Acı" ve derdini anlatmadan içi huzura ermeyen İona'yı bir yazar ancak bu kadar güzel bir şekilde dahil edebilir edebiyata ve öykülere... "Sular Ne Güzelse"de Öz, Ahmet Muhip Dıranas'ın bir şiirini hatırlamaya çalışıyor ve bir türlü başaramıyordu. Bu kitapta ise seveceği kızı Çehov'un İona'sını sevip sevmediğine göre, hikâyeyi tanıştığı kızlara okuyan bir Çehov sever üzerinden anlatıyor bu güzel edebiyat sevgisini... Acaba diğer kitaplarda da bunu yapıyor mu Erdal Öz? Ben bu hikâyeyi yazsaydım kızlar "Gusev"i okurlardı ama. Gusev'i sevemedin mi? Hadi sana güle güle... Edebiyat çok güzel. Öyküler. Romanlar. Çehov çok güzel. Hele Cortazar. Ama en çok Çehov. Sait Faik'i daha çok okumak gerek. Hemen şuraya not alıyorum. Ama Erdal Öz'süz bir öykü sevgisi asla olamaz bundan böyle. İona'nın derdi ile dertlenmiş bir yazarın edebiyat sevgisine hepimiz muhtacız. Buraya toplanmalı ve burada olmalıyız. Güzel edebiyata, iyi edebiyata ihtiyacımız var çünkü. Faruk Duman'ın doğası, Sait Faik'in denizi, Cortazar'ın nehire dönüşmüş dili ve Erdal Öz'ün en çok Çehov'u andıran insanlarıyla edebiyat... iyi ki var!
Cam Kırıkları
Cam KırıklarıErdal Öz · Can Yayınları · 2019245 okunma
··
178 görüntüleme
Metin T. okurunun profil resmi
Romanlarını, hele de mesaj dayattığı deneme ve gezi yazılarını hiç sevemedim. Öykü adamıdır Erdal Öz. Gerçek bir öykücü. Yazar yoktur öykülerinde. Kahramanlardan rol çalmaz. Siyasi yazmaz mı? Yazar ama yazar yoktur öykülerinde. Tıpkı Cam Kırıkları, öyküsünde olduğu gibi. Öyküde devlete vurur ama yazar yoktur. Kahramanın aşkının içine gizler siyasetini. Kahramanlar kendi hayatlarını yazarın müdahalesi olmadan yaşarlar. Mesaj, kahramanın mesajıdır. Göze sokmadan aşkın içinde, okuru ardından sürükleyen kahraman verir mesajı. Hangi kitabındaydı hatırlamıyorum ama onca yıl geçti hiç unutmam, Güvercin, öyküsünü. Yedi kelimelik bir mektup-mesajla başlar. Elbette boşuna değildi sadece yedi sözcük olması. Ondan unutmadım ya. Harf sayısını da dillendirir ama hatırlamıyorum yine. Hala merak ediyorum, o mektupta ne yazıyordu. Galiba kendisi de bilmiyordu. Ne yazıyordu acaba? Yoksa öyküde vardı da ben mi unuttum? O kadar da değil, kesin, ne yazdığını öğrenemiyordu okur. Kalemine sağlık dostum.
Cem okurunun profil resmi
Ben de hem şaşırdım hem de çok beğendim okurken. Özlemişim yorumlarınızı:)
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.