Yürüyen Şato
Filmi de izledim, kitabı da okudum. Ama kitap filme göre daha ayrıntılıydı.
Şophia üç kız kardeş, kardeşlerin en büyüğü. Babaları vefat edince geçim sıkıntısı baş gösteriyor. Annesi duruma el atıp kardeşleriyle arasında görev dağılımı yapıyor. Babasından kalma şapka dükkanının işleri Sophia'nın üzerine kalırken kardeşlerinin biri pastanede diğeri bir büyücünün yanında çalışmaya başlıyor.
Gel zaman git zaman Sophia şapka işlerinden sıkılıyor. Annesinin kardeşlerini başka yerlere çalışmaya göndermekle kendine haksızlık ettiğini düşünüyor. Ve şapka dükkanından uzaklaşmaya kalkıyor, ama o da ne? Hesaba katmadığı çöl cadısının bir gece ansızın onu yaşlı bir kadına dönüştürmesi..
Artık Şophia'nın tek bir derdi var. O da çöl cadısının kendisine yaptığı büyüyü bozdurması.. Bunu için Şophia' nın yolu, nitekim Howl'un yürüyen şatosuna düşüyor.
O zamanlar Şophia gibi kralın da başı çöl cadısı ile dertte. Kral kayıp prensi bulmak için büyücüsü Suliman'ı, çöl cadısına gönderiyor. Bunun üzerine Çöl cadısı prensi ve Suliman'ı büyülüyor: onları beklenmedik kılıklara dönüştürüyor. Bunlardan biri korkuluk Şalgam olurken diğeri insan köpek oluyor. Nihayetinde
Huwl'ın ateş cini Calcifer'in son hamlesini yapmasıyla kurgu son buluyor.
Kitapta karakterleri okuyucuya, büyüleyici, bir dünyanın kapısını açarken buluyorsunuz. Calcifer şatoyu yürüten ateş cini, büyücü Howl, çöl cadısı, korkuluk Şalgam ve diğerleri: kurgudaki karakterler. Hepsi ama hepsi bu büyüleyici dünyanın bir parçası.. Onlarla iddaa ediyorum ki kitabı nasıl bittiğinizi bile anlamayacaksınız. Yeter ki kapıyı açın, kurgudaki büyüleyici atmosferin içine girin. Sevgilerimle.. . ^_^.
