Çok kıymetli bir mekânda gözüme çarpan kitabevine girmekle başladı bu kitap ile karşılaşma hikayem. Kitaplar nefes almak gibidir bazı insanlar için. Benim için de öyle... Mütevazı bir kitapçı idi burası. Gözüme çarpan ilk kitaplardan biri Ali Haydar Haksal'ın Güneşe Koşan Adam kitabı idi. Daha önce 
Rüya Rüya İçinde kitabını okumuş ve çok beğenmiştim.
Düş ile gerçek arasında gidip gelen yazarımız, beni de bazen bir deniz kenarına bazen bir dolmuşa götürdü öykülerinde. Kendimi hissettim. Kendimi buldum. Kendimi gördüm. Böyle seviyorum. Okuduğum öyküleri kendi içimde yaşamam lazım. Örtüşmeyince hislerimle, bir tık daha az seviyorum genelde. Sevdiğim kitapları hemen bitirmek istemem... Bu kitabı da az az okumaya gayret ettim. Hemen bitmesin istedim. Yazarın düşleri içimde canlansın istedim.
Tavsiye eder miyim? Düş ve gerçeklik arası git gellerden ve metafizikten hoşlanan kişilere evet tavsiye ediyorum.
Her koparılmış çiçekte sevgilisini gören yazardan sonra
M'den
Beni benden alan
Bende beni bulan
Bensizlikte beni bulduran
Sevgiliye muhabbetle...
·
36 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.