-Spoiler içermez- Yazarın ilk romanı olmasına rağmen çok beğendim ve aşırı eğlendim kitabı okurken. Üstelik Bilge Kültür Sanat Yayınları'dan okuduğum için fazladan mutlu oldum çünkü harika bir önsöz ve sonsözle zenginleştirilmişti kitap. Gürpınar, Şık isimli bu romanını ilk defa 1889'da yayımlamıştır fakat yayımından 2-3 yıl önce yazmıştır ve yazdığı tarihte 22-23 yaşlarındadır. Yayımından tam 30 yıl sonra kendi eserini tekrar okuyan yazarın, kendine ait düşüncelerinin yer aldığı bir yazı vardır önsözde. İlk romanını pek başarısız bulan mütevazı yazarımız ilk kitabının sonraki başarılarında payı olduğunu söylemeyi de ihmal etmemiş. "Okuyucular bu yaşlı hikayede şimdiki Hüseyin Rahmi'nin ilkel, zayıf, cılız fakat ileride bol meyve vermeye yetenekli bir fidanını göreceklerdir." sözleriyle anlatır kendini. O zamanlar henüz yarısı yazılmış eserini gazetesinde basması için, hayranı olduğu Ahmet Mithat Efendi'ye gönderir. Ahmet Mithat Efendi'den eserin beğenildiğine ve tanışma maksadıyla yanına davet edildiğine dair bir geri dönüş alır. Davete icabet eden yazarımızı gören Ahmet Mithat Efendi, Gürpınar'ın yaşının küçüklüğünden dolayı hikayeyi bir başkasından yardım almadan yazamayacağına kanaat getirince aralarında şu konuşma geçer: -Kimsin sen çocuğum? -Şık yazarı Hüseyin Rahmi... -Oğlum senin ağzın daha süt kokuyor. Bu roman usta işi. Senin ne kalemin, ne güzel yazı yazmadaki istidadın, ne tecrüben ve ne de görgün henüz bunu yazmaya müsait değil.Sen böyle bir şey tasvirine özenebilirsin fakat bu işi yalnız başına başaramazsın. Sana bir yardım eden var. Baban mıdır? Ağabeyin midir? Arkadaşın mıdır? O kimdir? Söyle… Bu sözler karşısında kendini tutamayıp ağlayan Hüseyin Rahmi'ye üzülen Ahmet Mithat Efendi, ona inandığını söyleyerek hikayeyi tamamlayıp getirmesi için ricada bulunur. Tamamı yazılmış hikayeye yardım amaçlı birkaç satır da Ahmet Mithat Efendi ekleyince ortaya tadından yenmeyecek bir hikaye çıkıverir... Romanda, alafrangalığa özenen Şatırzade Şöhret Beyin kendini gülünç durumlara düşürmesi anlatılmaktadır.Yalnızca iki gün boyunca karakterimizin başından geçenlerin anlatıldığı bu hikaye öyle zengin içeriğe sahip ki ve öyle komik bir anlatım tarzı var ki okurken kahkaha atacağınıza garanti verebilirim. Yazarın romana müdahale ettiği anlatım tekniklerini her ne kadar beğenmesem de Hüseyin Rahmi, babacan tavırlarıyla bir masal anlatıcı gibi müdahil olduğu için kitaba sıcak bir hava katmış. Hayata dair müthiş tespitlerinden ve nasihatlerinden nasibimi almayı da ihmal etmedim tabii. Üstelik bir bölümde okuduğum felsefe tadında birkaç diyalog da bana müthiş derecede haz verdi. Oldukça kolay okunan, akıcı ve sürükleyici bu mizahi kitabı çok sevdiğimi ve Hüseyin Rahmi Gürpınar okumaya devam edeceğimi bildirir, okuyacak herkese iyi okumalar dilerim :)

ŞıkHüseyin Rahmi Gürpınar · Bilge Kültür Sanat Yayınları · 20163,002 okunma

··

627 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.