Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

192 syf.
10/10 puan verdi
Bakmak, görmek, anlatmak...
Kitabın ismi bir denizcilik terimi. Yelkenlinin harekete geçeceği zaman verilen bu emir ,seren direklerindeki yelkenleri tut anlamındaymış. Yazarın asıl ismi Musa Cevat Şakir Kabaağaçlı olunca mahlas kullanmış, bodrumun antik isminden esinlenerek bildiğimiz isimde kitaplar çıkarmış. Yazar ilginç bir kişilik, Osmanlının son paşa torunlarından, sanatla çok ilgili bir ailede dünyaya gelmiş. İlk ve ortayı Robert Kolejinde okuyup denizcilik eğitimi almak istese de aile baskısıyla Oxford Üniversitesinde tarih okumuş. Buraya dikkat isterim çünkü yazar 1890 doğumlu. Yazarın bir kitabını okuyan denize olan tutkusunu anında görür. Denizcilik terimlerini ve tarihi anekdotlar vermesi akıp gitmesine yardımcı olmuş. Zaten şiirsel bir yazını olan yazar öyle eşkille üslüpla uğraşmadan çalakalem yazmış. Güzel de yapnış. Bana göre gerek yaşanmış hikaye anlatımı gerek kurmaca edebiyatta kitabın okuyucuyu sarabilmesi ve okuduktan sonra iz bırakabilmesi için anlatıcıda bazı özellikler olmalı. Bunlardan en önemlisi yazarın dünyaya ve yaşama iyi bakabilmesi. Bakmak dediysek bu bakış hem gözlerle yapılacak hem yürekle, kalp gözüyle yapılıp içselleştirilecek. Bu görüntüler, yazarın kendini yetiştirmesine göre şekillenmiş düş gücünde harmanlanıp, kendi tarzına göre iyi bir dille anlatılacak ki o kitap unutulmasın ve dillerden düşmesin. İşte Yaşar Kemal’de öyle bir insan ki İnce Memed’in ünü buradan gelir bana göre. Tek gözüyle uçan kuşun kanadının altını görür ve öyle bir dille anlatır ki büyük üstad, tadından yenmez edebiyat şöleni olur okuma. Halikarnas balıkçısının hayatını ve edebiyatını incelediğimizde çok yönlü entelektüel kişiliği çok etkiliyor insanı. Üç yıllığına sürgüne gittiği Bodrum’a geri dönüp 25 yıl geçirmiş burada. Tüm gözleriyle bakmasını bilen, tutkulu bir deniz insanından gene denizcileri anlattığı çok çarpıcı bir öykü okumak isterseniz bu kitabı kaçırmayın derim. Yazımızı kitaptan bir alıntıyla bitirelim. “Doğum, hastalık, ölüm Allah’ın emri. Anladık! Fakat ne bileyim, özlediğin bir işte çalışmadan, içine doğduğun şu dünyanın ötesini berisini görmeden, taş üstüne bir taş koymadan, bir ağaççağız olsun dikmeden, bir günceğiz olsun şunun bunun eteğini öpmeden yaşayamamak ve böylece dünyadan defolup gitmek de Allah’ın emri değil a!..”
Aganta Burina Burinata
Aganta Burina BurinataHalikarnas Balıkçısı · Bilgi Yayınevi · 20224,734 okunma
··
124 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.