More’un ütopyası güneş ülkesine göre daha yaşanılasıydı güneş ülkesini aynı keyifle okudum dersem sizi yanıltmış olurum. Kitapta yine esas hikaye öncesi türk ve yabancı iki bilirkişinin incelemesi var ve campanella’nın hayatı ve idealarından bahsedilmiş. Ve son iki kitaptan öğrendiğim; bu adamların hayatlarını okumak yazdıklarını okumaktan daha çok keyif ve bilgi verdi..baskıdan yılmış hayatların ütopyasında daha özgür bir yaşam beklerdim ama öyle değil. O adada yaşayabilmeniz için belirli ve katı kurallara uymak zorundasınız. Demek ki neymiş; kanunsuz, kuralsız, sınırsız ve çizgileri olmayan bir ülke yönetemezsiniz. Yani yöneticisiz bir ülke de var edemezsiniz hatta hayal da edemezsiniz. Sözde en adil yöneticiyi bu ütopyoların başına getirirsiniz ama onları gözetleyen bir kurulunuz yine vardır. Halk yine halktır. Yani hayaller ütopyadır gerçekler hayvan çiftliği...sizi sözde özgürlük için kışkırtan çığırtkanlar ilk size büyüklük taslayacak ve kanunları kendilerince yorumlayacaklardır. Yani domuzlar çarşaflı yataklarda yatacak siz saman üstünde devrim yaptığınızı sanarak sevineceksiniz.