Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

224 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Rüyalarda buluşalım ️
Bilim kurgu türüne kendimi bildim bileli pek ısınamadım. Sebebini de sanırım zihnimin kısırlığı olarak görüyordum ama bazen de bu tarz kitaplarda bulduğum açıklık, eksiklikler beni içine almadığı gibi bir şekilde oturtamadığım hikayeler yüzünden koşarak uzaklaşıyorum. Buna örneğim son olarak bir hevesle elime aldığım
Karanlığın Sol Eli
Karanlığın Sol Eli
kitabını 86. sayfada hiçbir şey anlamadığım için bırakmam ama Ursula'ya da ayıp olur diyerek diğer kitabı kapağında Stalker'dan esintiyle umut vadeden Rüyanın Öte Yakası'na yönelmem oldu. Fikir muazzam kesinlikle katılıyorum. Yani rüyalarda gördüklerimi gerçekleştirme gibi bir etkim olsa neler yapabileceğimi düşündüm de, gücünün sınırsızlığı korkutuyor elbette. Kitapta da buna dair enteresan değişiklikler oluyor ama bize gelişi o kadar parçalı bulutlu ki sürekli değişen bir dünya, içi boş olaylar, neyin değiştiği belli değil, tüm insanlığı etkileyen olayların bu kadar dar anlatımı, kahramanından uygulayıcısına kimsenin mevzuya tam olarak muktedir olamaması... sürer gider. Ama zihnimiz büyük bir boşlukta kalıyor. Hele bir de bilim kurgu dendiği için her yere uzaylı koyma klişesi nedir Ursulacım, ne alaka. Bence bilim kurgu film seviyesinde kalsın. Çünkü yazarın yazarken tasarladığı olayları zihnimizde canlandırmak o kadar güç ki hatta bence imkansız. Bu şahsi yaratıcılığımın eksikliğindendir elbette yoksa tabii ki adamın rüyasında değiştirdiği dünyayı sokak sokak herkes canlandırıyordur ama benim çok tercih edeceğim bir alan değil. O değil de ben bu kitabı okurken beğenmiştim, noldu da şimdi bu kadar olumsuza döndüm anlamadım. Genel değerlendirmede zayıf kalıyor bence parça parça bazı yerler çok iyiydi çünkü. Mesela kitapta hiç kötü yok, çok enteresan. Dünyayı hep iyi yapmaya çalışan insanların elinde bu güç. Uzaylılar iniyor, onlar da iyi. Kitabın kadın eliyle yazıldığı o kadar belli ki, ortam çiçek bahçesi olsun istiyor herkes, savaşlar bitsin, silah, bomba denen şeyin ne olduğu bilinmesin, ölümcül hastalıklar olmasın, nüfus patlaması yok olsun, yaşam kalitesi artsın, doğa güzelleşsin vs... Hatta ırkçılık mevzusunu halletmek için herkesin tek renge döndüğü bir durumu bile deniyorlar lakin ki tutmuyor. Neden? Çünkü dünyamız binlerce çiçekli bir kültür bahçesidir.
Binbir Çiçekli Bahçe
Binbir Çiçekli Bahçe
Konuyu yine manyak manyak Yaşar Kemal'e getirerek gidiyorum. Özetle şunu da anladım ki; insanın olduğu herhangi bir yerde kötülüğün, olumsuzlukların, savaşların, mutsuzlukların olması diğer türlüsü olan mutluluğun olması kadar doğal ve kaçınılmaz. Yaşayalım işte, hayatımız tek be bu kitabın aksine. Ars longa, vita brevis.
Rüyanın Öte Yakası
Rüyanın Öte YakasıUrsula K. Le Guin · Metis Yayıncılık · 20201,115 okunma
·
198 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.