Gönderi

- Peki, bu kadar sevdiğiniz Andrey Rublev nasıl biriymiş, neden biz izleyicilerin de onu sevmesi gerekiyor? Hayata umutsuzluğun hakim olduğu, insanların yabancı boyunduruğu altında ezildiği, adaletsizlik ve yoksulluktan kıvrandığı bir dönemde Rublev, sanatında geleceğe dair bir umut, bir inanç ifade etmiş. Yüksek bir ahlaki ideal yaratmış. O dönemde ikonalar, kural olarak, azizlerin genel kabul gören temsillerinden ibaret kült nesnelermiş, başka bir şey değil. Ama Andrey farklıymış. Dünyanın her şeyi kucaklayan uyumunu, ruhun sükunetini ifade etmeye çalışmış. Bu soylu huzuru, ebediliği ve ruhun uyumunu arama fikri, bütün hayatını adadığı bir fikir, onun her zaman önemini koruyacak başyapıtlar yaratmasını mümkün kılmış. Filmde onu ıstırapla arındırmaya, önceden reddetmesine rağmen tutkuda neşe bulmaya yönelttik. Filmimde asıl ifade etmek istediğim şey, bir insanın her şeyi tüketen bir fikir, onu tutku noktasına sürükleyen bir fikir adına yanması.
·
106 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.