Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

220 syf.
·
Puan vermedi
Tüm hastalıkların kaynağı, hatta tüm hastalıklı düşüncelerin ve duyguların kaynağı, yanlış ve doğal olmayan beslenmedir. Türümüzün doğal yiyeceği meyve ve yeşilliklerdir. Bunun dışında yediğimiz her şey bizi hasta ediyor. Tahıllar ve baklagiller de mukus üretiyor. Doğal beslenen hayvanlar hasta olmuyor. Meyvecil olmak gerek, yavaş yavaş oluyorum da. Arada oruç tutmayı da ihmal etmemeli, yanlış beslenmeyle ortaya çıkan toksinlerden arınmamız da gerekiyor. Bu kitapla ikna olduğum şeyler işte bunlar.
Şifalı Besinler ve Mukussuz Şifa Diyeti
Şifalı Besinler ve Mukussuz Şifa DiyetiArnold Ehret · İm Yayınları · 200125 okunma
·
61 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
Bu yorum görüntülenemiyor
kapitalist okurunun profil resmi
Arnold Ehret, protein ihtiyacımızın abartıldığından, gereğinden 10 kat fazla beslendiğimizden, ihtiyacımız olan her şeyin meyve ve yeşilliklerde yeterince mevcut olduğundan söz ediyor. Bir de, vücudun protein üretmesi için dışarıdan protein alması gerektiği mantığının saçma olduğunu, ineğin süt üretmek için süt içmemesi örneğiyle anlatmaya çalışıyor Arnold Ehret. Oruca gelince, kendi çaresiz hastalığını tıp ile değil de oruç ile yenmeyi başarınca, 1900'lerin başında Avrupa'da oruçla tedavi merkezi açarak birçok çaresiz hastayı iyileştirdiğinden bahsediyor. Orucun çeşitleri de var. Susuz olabilir, suyla olabilir, meyve suyuyla olabilir. Asıl amacı, yanlış beslenme sonucu vücutta birikmiş atıkları, mukusları, toksinleri dışarı atması için organlarımıza zaman tanımak. Vücut zaten kendini korumaya çalışıyor, atıkları dışarı çıkarmaya uğraşıyor, bunu yaparken mesela yüksek ısı oluşunca, ateşimiz yükseliyor. Eğer hiçbir şey yemezsek, vücut kendi kendini iyileştirmeye çalışıyor. Yok eğer ilaçla ve çok yemekle bu durumu bastırmaya çalışırsak, iyileşiriz yine, ancak atıklar daha da derine yerleşir, er geç daha büyük hastalıkla pençeleşmek zorunda kalırız. Vücudumuzda ne kadar atık, mukus, toksin birikmişse, o kadar çok hasta olma ihtimalimiz vardır. Nerede bir ağrımız, bir iltihabımız varsa, orada yediklerimiz vücudumuzu engellemiştir. Arnold Ehret, 24-36 saat, 3 gün, 7 gün, 10 gün gibi farklı oruç yöntemleri öneriyor. Kendisi bir rekor olarak 49 gün aralıksız suyla oruç tutabilmiş. Said arkadaşın da dediği gibi, eski zamanlardaki mistikler sık sık oruç tutarlardı, bir nevi vücut içi temizliği. Yediklerimizin zehrinin, beynimizdeki kan damarlarını da tıkayıp, örneğin kabuslara yol açabildiğinden de söz ediyor Ehret. Bu yüzden, bir bakıma ruh temizliği de sayılabilir. Hayvanlar da hastalandığında yemeden kesilir, içgüdüsel olarak oruca başlar ve acıkmadıkça yemezler. Yedikleri zaman da, çok çeşitli değil, hatta genelde tek çeşit beslenirler. Arnold Ehret, tamamen arınmış bir insanın tıpkı hayvanlar gibi tek bir meyveyle yaşayabileceğini yazar.
Bu yorum görüntülenemiyor
Bu yorum görüntülenemiyor
Tulpar okurunun profil resmi
Tüm besin değerleri vs. bir yana, kebap gibi bir gerçek var iken meyve ve yeşillikler ilgi çekici gelmiyor :). Tabii işin şakası bir yana mukus konusunu oldukça merak ettim. Okumaya değer.
kapitalist okurunun profil resmi
Rica ederim. Okunmaya değer olduğunu düşünüyorum. Fakat piyasada kaldı mı emin değilim, pdf olarak okumuştum, okumak isteyene gönderebilirim veya link verebilirim.
Kereviz okurunun profil resmi
Eğer bu tür kitapları seviyorsanız; Mikhail Tombak 150 Yıl Yaşayabiliriz adlı bir kitap yazmış. Ben çok eğlenerek okumuştum. Tavsiye ederim.
kapitalist okurunun profil resmi
olur, bakayım, teşekkürler :)
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.