Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Değerli Müslümanlar! Ölüm bu kadar somut bir gerçek olarak önümüzde durup her gün içimizden bazılarını alıp götürüyorken, kendimize şu soruyu sormamız çok önem kazanıyor: "Ben ölüme ne kadar hazırım?" Ewet bu kritik soruyu hemen şimdi kendimize sorup bir an üzerinde tefekkür edelim. Görülecektir ki, birçoğumuz bu soruya olumlu bir cewap weremeyeceğiz. Yani hazırlıklı değiliz. Yani ölümü kendimizden uzak görüyor, 'yaşım daha ne ki?' diye düşünme gafletinde bulunuyoruz. "Hele biraz daha çalışayım, biraz daha kazanayım" diyoruz. Bu arada ölümü unutup gidiyoruz. Böylece ne korkusu kalıyor, ne endişesi, ne de hazırlığı kalıyor ortada. Hep 'hazırlık' diyoruz. Peki, bu hazırlıktan anladığımız nedir? Ölümü yiğitçe, korkmadan karşılamak mıdır anladığımız, yoksa waracağımız yerde yüce Allah'ın bizden soracağı hesaba wereceğimiz cewaplar mıdır anlamamız gereken? Ewet, ölüme hazırlık, aslında ahirete hazırlıktır. Allah'ın soracağı sorulara cewap hazırlamaktır. Amel defterlerimizin sağdan mı, yoksa soldan mı wereceğini düşünüp buna göre gözyaşı dökmektir. Cennete girmek, cehennemden kurtulmak için Allah'ın gösterdiği yolda yürümektir.
··
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.