Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

256 syf.
·
Puan vermedi
Yukio Mişima, 25 Kasım 1970’te tamamlar Bereket Denizi dörtlemesinin son kitabı Meleğin Çürüyüşü’nü ve yayıncısına postaladıktan sonra da aynı gün bir askeri komutalığı arkadaşlarıyla beraber bir senedir planladığı gibi ziyaret eder, burada komutanı esir alıp imparatorluğun haklarının geri verilmesine dair hazırladığı manifestoyu okur ve ardından seppuku (harakiri) yaparak intihar eder. Bunu bilerek okuyunca daha çok etkiliyor dörtleme insanı. Meleğin Çürüyüşü’nde Mişima okuru bu kez 1970’lerin Japonyası’na götürüyor ve artık iyice yüzünü Batı’ya dönen ülkesindeki yozlaşmayı hem bireysel hem toplumsal düzeyde yansıtıyor. Ülkesindeki bu değişimlerin Mişima’nın içini acıttığını satırlarda hissediyorsunuz. Duyduğu bu acıyla beraber sorgulamaları da var, arılığa, duruluğa, çürümeye dair ve serinin bu son kitabı bu psikolojik sancıların, hezeyanların en yoğun aktarıldığı kısım. Bu nedenle, seride Kaçak Atlar’dan sonra en sevdiğim kitap olmasına rağmen, aynı zamanda en ağır ilerlediğim kitap oldu Meleğin Çürüyüşü. Bu kadar kısa sürede, araya bu kadar az kitap alarak bitirebileceğimi düşünmüyordum ama seri beni içine çekti. Hem etkisi bakımından hem karakterlerin ve olayların birbirleriyle bağını anımsamak bakımından çok ara vermeden okunmasını öneririm. Mişima, bambaşka bir kültürde, uç noktalardaki siyasi duruşu ve ruh durumuyla sizi çok farklı dünyalara götürüyor gerçekten. Şüphesiz Japon tarihi ve kültürünü, ülkenin 19.yüzyılda geçirdiği değişimleri anlamak adına da önemli bir eser Bereket Denizi. Kısacası etkileyici, çarpıcı bir metin, çok keyif alarak okudum.
Meleğin Çürüyüşü
Meleğin ÇürüyüşüYukio Mişima · Can Yayınları · 2019228 okunma
·
1 artı 1'leme
·
364 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.