Dikkatimi çeken hikayeleri yorumlamadan önce, Çehov'un genellikle kadın-erkek, aile, köylülerin yaşamı üzerine şekillenen 37 tane seçme hikayenin yer aldığı bir kitaptır. Çehov'un sanırım kadınlardan yana yüzü pek gülmemiş. hikayelerine baktığımızda kadın milletine güvenme gardaşım dediğini duyar gibi oluyorum. Elçi; Başarısız bir başkaldırmayı anlatan bu hikayede başkaldırmanın her zaman mutlu sonla bitmediği işlenmiştir. Selam verip borçlu çıktık da bu hikayeye en uygun deyim olabilir. Bukalemun; Hikayeyi okurken bu hayvanın sürekli bir yerlerden çıkmasını bekledim. Hikaye bittikten sonra bukalemun gözümün önündeymiş, görmemişim :)) Önemli Bir Olay; Çocukluktaki saflığı kaybedip ileride nasıl kalpsiz yaratıklara dönüşüyoruz ? Bu hikayede insan bunu soramadan edemiyor. Kötülük öğrenilebilir bir şey. Düşmanlar; Hikaye sizi müthiş bir ikilemle karşı karşıya bırakıyor. Çocuğunuzun öldüğü bir gecede yasını tutmak mı yoksa kapınıza kadar gelen, size eşinin tedavisi için gelmenizi ısrar eden bir adama evet demek mi ? Sinir Bozukluğu; Bu hikayeyi okuduktan sonra bir hayat kadınına rast geldiğinizde, siz de ister istemez Vasilyev'in sor gül adımlarını sorgulayacaksınız. Sıkıcı Bir Öykü; Olay akışı bakımından çok bir şey beklemeyin. Fakat kitabı okurken kendinizi gerçekten de 60 yaşını geçmiş bir profesör olarak hissediyorsunuz. Bu duyguyu fazlasıyla yaşıyorsunuz. İşin ilginç tarafı bu yaştaki insanlar tam da böyle düşünmeyecek de nasıl düşünecek diyorsunuz. Hayatınızda ileriye bir zaman yolculuğuna hazır olun. Prenses; Hikaye öyle bir sonla bitti ki karakterlerin utanması lazımken ben utandım. Nasıl oldu anlamadım. Halktan kopan insanların belli bir süre sonra nasıl her şeyi güllük gülistanlık gördüğünü ve karşılarında olanı biteni anlayamadıklarını gayet güzel göstermiş. Siyahlar Giymiş Keşiş; En çok sevdiğim hikayelerden birisi oldu. Delilikle dahilik arasında kalıp, yaşam sevincini bulan adamın ilaçlarla bitkiye dönüştürülmesi hikayesidir. Doktorun Karısı; Eşi tarafından aldatılan Nikolay'ın bize , eğer aldatılırsanız nasıl hareket etmelisiniz sorusuna adeta cevap veriyor. Bir Sanatçının Öyküsü; Buraya sadece bir cümle bırakacağım. " nedense, beni de birisinin hatırladığını, bilmediğim bir yerde beklediğini, karşılaşmamızı istediğini sanır gibi oluyorum ." İoniç; Aşkınızı ilan ettiğiniz kız, sizi geri çevirdikten yıllar sonra karşınıza hiçbir şey olmamış gibi gelse ne yapardınız ? Bu hikaye aklıma Necip Fazıl'ın bir sözünü aklıma getirdi. Geçti artık istemem gelmeni, Yokluğunda buldum ben seni Bırak vehmimde gölgeni, Gelme artık neye yarar ? Onca yaşanılamayan şeyden sonra geri dönsen de, ardında bıraktığın kişi ,son hatırladığın gibi değildir. Beni etkileyen bir hikaye oldu. Yeni Yazlık; Köylülerin can sıkıntısından en kendi halinde insanla bile uğraşıp onu bıktırmasını gayet güzel anlatan bir hikaye. İnsanlar günümüzde de sırf canları sıkıldıkları için olmadık insanlarla uğraşıyorlar ve bu oyunda kazanan da olmuyor. Karşı tarafı küstürdükten sonra kendileri de belli bir süre sonra kötü hissediyor. Yeni bir yazlık alıp, hiç bilmediğiniz bir köye taşınıyorsanız, bu hikayedeki karakterlerin yaşadıklarını yaşamanız gayet olasıdır. Kabuğuna Sinmiş Adam; 37 seçme hikayede belki de en nev-i şahsına münhasır karaktere sahip olan hikayedir. Kabuğuna sinmiş bir insan anca bu kadar renkli şekilde anlatılabilirdi. Aman elalem ne der sorusunun insan üzerinde yarattığı tahribatı da görebiliyorsunuz.

Köpeğiyle Dolaşan KadınAnton Çehov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2019882 okunma

·

68 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.