Kitaplığımda görüp “Bu kitabı alalı yıllar oldu, okumanın zamanı geldi de geçiyor” diye geçirmişim aklımdan iyi ki. Okuması öyle keyifliydi ki. Sanırım gerçek hikayelerin insanı kendine doğru çeken bir yanı var. Biraz uzun bir kitap olduğunu kabul ediyorum fakat okumaya başladığınızda kitap sanki daha az sayfadan oluşuyormuş gibi gelmeye başlıyor. Bir yaşamın detaylarını bildikçe, insan o yaşama tanıklık etmiş gibi hissediyor. Füreya’nın seramikle olan ilişkisi ve anlam arayışı aklıma logoterapiyi getiriyor. “İnsan hayattaki anlamını bulamamışsa, dünya o kişinin ışığından mahrum kalır”. Füreya, eserleriyle birçok kişiye ne güzel ışık olmuş diye düşünürken incelememi burada sonlandırıyorum. Keyifli okumalar:)