Dünyayı bir de kitapla geziyormuşsunuz gibi. Şu dönemde o kadar iç açıcıydı ki... Gittiğin yerleri başkasının gözünden ve ruhundan görmek; daha doğrusu Burak Akkul’un gözünden ve yüreğinden görmek çok güzeldi. Resimler can alıcıydı. İnsanlara dair hikayeler ise akılda kalıcı. O yere ait hissiyatların kesişmesi hele ki... Kitap hem göze hem ruha hem de mideye hitap eden cinsten. Arada çıkartıp tekrar tekrar gezilesi pardon okunası :)