18. ölüm yıldönümünde bir Melih Cevdet Anday klasiği. Su gibi akan bir Türkçe, klasiği moderni bir potada eriten dil, şiirsel ama şiirselliği romanın dışına da çıkartmayan, abartmayan nefis bir denge, gerçekçi ama biraz sürreal biraz distopiğe de kayan bir atmosferde ağır ve mutlak bir yalnızlığın resmi.