Pariste geçen bu aşk romanında, Tunuslu Sabiha ve Avustralyalı John’un hikayesini okuyoruz.
John’un bir yazarla tanışması ve hikayesini anlatmasıyla geçmişe dönüyoruz.
Dili akıcı ve başarılı olan kitapta, farklı kültürlerden iki insanın birbirlerine duydukları yakınlık ve aşka rağmen hep biraz yabancı kalışlarını okuyoruz.
Denk gelirseniz keyifle okuyacağınızı düşünüyorum ancak bana göre mutlaka okunması gereken bir kitap değil.