Diyarbakır'ın hançepek, gavur mahallesinin sakinleri insanın yüreğine dokunan öyküleri sıcacık bir dil ile anlatılmış. Bu anlatım esnasında kürtlere, yahudilere, süryanilere, keldanilere değinilmiş. Kafile yani techir sırasında kaybettikleri yakınları, heradan ve çocukluğa duyulan özlem ifade edilmiş. Hristiyanlığa ait kiliselerin çan kuleleri ile islam dinine ait cami minarelerinin semaya yükselerek hangisinin daha çok tanrıya yakın olduğu konusunda örtülü bir yarış halinde bulundukları, tanrıya yakarmanın her dilde farklı olduğu paylaşılmış.