Jane Austen 19. Yüzyılın başında kaleme aldığı Mansfield Park'ı dönemin İngiliz sosyal hayatını ele almaktadır.
Eskiden zenginlerin yaşadığı gösterişli evlere Osmanlı döneminde 'Konak' denilirdi. Edebiyatımızda konak ve çevresinde yazılmış bir çok eser vardır. Bu yazılan eserler aslında dönemin sosyal yaşantısını ele almıştır. Burada ise İngiliz konaklarını görmekteyiz.
Zenginlerin yaşantısını ağırlıklı ele alındığı, bir iki karakter fakirin (ya da yoksul mu desek¿) olmasıyla da roman bir karşılaştırmayı gözler önüne seriyor.
Kitabımızda Fanny adında fakir bir genç kız var, bu kızın zengin teyzelerinin hayatına girmesi ve yaşanılan olaylar anlatılıyor.
Olayı şöyle ele alacak olursak;
Üç kız kardeş olan Mrs.Norris, Mrs.Bertram ve Mrs.Price ikisi zengin koca bulup refah bir hayat sürüyor ancak biri onlar kadar şanslı olmuyor ve yoksul hayatı sürmektedir. Yoksul olan Mrs.Price birde fazla çocuğu var ve geçinmeleri daha zor. Mrs.Prince zorluk çektiği için çocuklardan biri diğer iki kız kardeş tarafından alınıyor, bakmak için.
İşte bu alınan küçük kız Fanny'dir.
Başta silik bir karakter olan Fanny daha sonra baş kahraman konumunu alıyor.
Fanny artık zengin bir konakta yaşamakta, ancak fenny en çok kendisine yakın hissettiği ve çok sevdiği abisi Williama'dan ayrıldığı için üzülüyordu. Hem ailensinden ayrılması hem de yeni bir aile ile yaşamak onun için zor bir dönemdir, bu zor döneminde ona en çok yardımcı olan ve ona abi olan kuzeni Edmund'dur.
Fanny kuzenleriyle iyi anlaşıyor, tabi kuzenleri bazen onu küçük görüp kendilerini üstün görüyor. Hatta eğitim almamış olmasından dolayı onlar hem şaşırıyor hem Fanny'nin çok aptal olduğunu düşünüyorlar. İşte burada yazar sosyal sınıf farklılığını çok iyi ele alıyor.
Bildiğiniz gibi eski dönemde zengin çocukları küçük yaştan dil, enstrüman eğitimi alıyorlardı. Fanny eğitim almadığı için cahil olarak görülüyordu.
Fanny küçük yaşta Mansfield Park’ına getiriliyor. Sessiz, sakin ve çekingen bir kız olan Fanny ayrıca çok akıllı bir kız. İlerleyen zamanlarda aile tarafında çok fazla seviliyor ve akıllı omasıyla ilgi odağı oluyor. Kitapta Fanny karakteri hakkında sürekli şöyle deniliyor;
"Fanny her zaman öyle uysal ve sessiz, öyle kendi kabuğuna çekilmiş bir kızdı"
Baş karakterimiz böyle olması ayrıca romanı biraz ağırlaştırıyor. Ben Fanny karakterini çokta benimseyemedim, aslında kitapta hiçbir karakteri fazla benimseyemedim.
Kitapta sadece sosyal sınıf değil, ayrıca sevgi ve güven üzerine çok duruluyor. Kitabın en sevdiğim tarafıda buydu :)
Birde ince detaylara bakınca, bize kitap okumanın önemi, kendimizi geliştirmenin ve kendimize önem vermemiz gerektiği konusunda da güzel mesajlar veriyor.
Jane Austen kitabında adeta karakter analizi yapıyor. Kişilerin karakterini tek tek ele alıyor ve bize yer yer açıklıyor. Kitapta bazen okuyucunun kafasını karıştırsa da kitabın sonunu tahmin etmek hiçte zor değil.
Roman yer yer sizi sıkabilir. Normal bir aile hikayesi var. Jane Austen çok başarılı bir yazar ancak hikaye bana sıkıcı geldi. Eminim yazarın diğer kitaplarında daha güzel konular işlenmiştir. Bu kitabı okumadan önce iyi düşünün derim. :))
Keyifli okumalar dilerim :)