Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Okuyanhafize

Okuyanhafize
@hafizefatma
Davam Filistin Kediler ve Kitaplar Instagram sayfam da da bolca kitap tavsiyeleri var instagram.com/okuyan_hafze?ig...
Reklam
İnsan büyüdükçe hayata yenilebiliyor, öğrenilmiş çaresizliğin esiri olabiliyordu. Çocukken tüm sorunların çözümü çok basit görünür, bu basitlik sonsuz bir özgürlük hissiyatı bahsederdi. Büyüdükçe hayatın zorluğu ile yüzleşiyorduk. Değiştiremediğimiz her durumun bizi etkileyip kısıtlamasına izin verirken o hayal gücünü ve sarsılmaz neşeyi yitiriyorduk.”
“Çocukları seviyordum dünyaya bambaşka bir pencereden bakmalarına, tahmin edilemez hayal güçlerine, hep sevgi dolu ve hep mutlu olabilmelerine hayrandım.”

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Gözyaşlarımızı hep acı çekerek dökemezdik ya. İnsan, bazen de mutluluktan ağlamayı hak ederdi.
“Değişimler birden bire gerçekleşmez, hedef ve isteklerin adımlara bölmeli, her adımda inancını koruyarak ilerlemelisin. Sonunda dönüp baktığında bir değişim yaratmayacağını düşündüğün tüm o adımların, değişimin kendisi olduğunu görürsün.”
Reklam
“İnsanların yasadan değil, kendilerinden inziva izni koparması daha zordur.”
“Yaşam üç döneme ayrılır: Geçmiş, şimdi ve gelecek. Şimdi kısa, gelecek şüpheli ve geçmiş ise kesindir. Talih sonuncu üzerindeki kontrolünü kaybetmiştir, geçmişi geri getirmeye kimsenin yargısı ve gücü yetmez.”
“Geçmişini, ne zaman kesin bir plan yaptığını, ne kadar az günün tasarladığın gibi geçtiğini, ne zaman yüzünün doğal haline büründüğünü, ne zaman zihninin huzursuz olmadığını, böylesine uzun bir ömürde ne başardığını, sen kendin ne kaybettiğini anlamazken, bir çoklarının senin yaşamından ne kadar çok çaldığını,yersiz kederin, aptalca mutluluğun, aç gözlü şehvetin, yaşamından ne kadar çok çaldığını, sen de sana ait ne kadar az şey kaldığını yeniden düşün, göreceksin ki vaktinden önce ölüyorsun.”
Reklam
Sonsuza dek yaşayacak gibi yaşıyorsunuz, zayıflığınız aklınıza hiç gelmiyor, şimdiden ne çok zamanın geçip gittiğini göz önünde bulundurmuyorsunuz; bir şeye veya birine adadığınız bir gün son gününüz olabilecekken yaşamanızı, tükenmez, dolu bir kaynaktan geliyormuş gibi harcıyorsunuz. Ölümlü olan her şeyden korkuyor, ölümsüz olan her şeyi arzuluyorsunuz.
Bir çok kişinin şöyle dediğini işiteceksin: “Elli yaşına gelince inzivaya çekileceğim, altmışıncı yaşım beni tüm yükümlülüklerimden azat edecek.” Peki daha da uzun yaşayacağının güvencesini nereden alıyorsun? Bunun planladığın gibi olmasına kim izin verecek, Yaşamanın geri kalan kısmını kendine ayırman iyi bir zihin yaratmaya sadece hiçbir işin yapılamayacağı bir dönemini adamak seni utandırmıyor mu? Son verilmesi gerektiği zaman geldiğinde yaşama başlamak için artık çok geçtir! Tüm planları ellinci ve altmışıncı yaşlara kadar ertelemek ve az kişinin ulaştığı bir noktada yaşama bağlanmayı isteyerek ölümlülüğü unutmak ne büyük aptallık!
“Kendisine hiç vakit ayırmayan biri başkasının ukalalığından şikayet etmeye nasıl yeltenir?”
“Mutlular diye kendilerine koşulan insanlara bak, onlar mala mülke gömülmüştür.” Zenginlik ne çok insana yük olmuştur!
235 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.