Bir sefer mutfakta tencere tava arasında ağlarken görmüştüm onu. Alakasız yerlerde ıstırap çekmek ıstırabı ikiye katlar. Bir mezar başında ağlamak çok daha makuldur, kimse neden diye sormaz.
Yürürken şarkı söylüyordum çünkü mutlu olduğumda mutlaka bir şeyler mırıldanırım kendi kendime, ne bir dostu ne iyi bir tanıdığı olan, mutluluk anlarında bu mutluluğu paylaşacak kimsesi olmayan bütün mutlu insanlar gibi.
Öyle yıldızlı, öyle aydınlık bir geceydi ki, baktığında elinde olmaksızın sormak zorunda hissederdi insan kendine, "Böyle bir gökyüzünün altında bunca çeşit öfkeli ve kaprisli insan nasıl olup da yaşıyor?"