Bir çok güzel şeyden azına sahip olabilirsin. Senin için ne takdir edilmiş ise o vardır. O halde dünyada her hoşuna gidene gönül bağlama.
MESAJ ATMAYIN!!!
Ebu Hureyre radıyallahu anh şöyle demiştir: Rasulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:
“Zor ve sıkıntılı anlarda duasının Allah tarafından kabul edilmesi her kimi sevindirecekse rahatlık zamanlarında duasını çoğaltsın.”
Ey keder ve üzüntü sahibi!
Muhakkak ki kederden ve
üzüntüden çıkış vardır.
Hayırla müjdelen, kederi ve üzüntüyü kaldıran Allah'tır.
Umutsuzluk bazen sahibini yıpratır.
Umutsuzlanma!
Allah yeter...
İmam Şafiî
Ebû Bekir رضي الله عنه bir hutbesinde de şöyle demiştir;
"Nerede herkesin hayran olduğu güzel yüzlü insanlar!
Nerede gençliğine mağrur olan yiğitler!
Nerede ihtişamlı şehirler kurup etrâfını yüksek surlarla çeviren hükümdarlar! Nerede harp meydanlarının mağlûbiyet tanımayan kahramanlar! Zaman hepsini çürütüp yerle bir etti.! Hepsi kabrin karanlıklarına gömülüp gittiler.
Acele edin, acele edin.!
Vakit geçmeden aklınızı başınıza
alın da ölüm ötesine bir an evvel hazırlanın!
Kendinizi kurtarın, kendinizi kurtarın!"
Ömer bin Abdulaziz (r.anh)'ın duaları arasında şuda vardı;
"Allahım! Sana en sevimli gelen şeylerle itaat ettim - ki o - Tevhiddir. Sana en çok kızdığın şeyle isyan etmedim - ki o - küfürdür. Bu ikisi arasındaki günahlarımı bağışla."
Biz zelil insanlardık, Allah bizi islam'la şereflendirdi. Allah'ın verdiği şereften başka bir şeref ararsak
Allah bizi yeniden zelil kılar.
(رضي الله عنه) Ömer Bin Hattap
"Kişi, kalbinin ferahlamadığını, İman'ın lezzetini ve hidayetin nûrunu hissetmiyorsa, sık sık tövbe etsin ve bağışlanma dilesin."
-Mecmû'u'l Fetava, İbn Teymiyye