hatıralar koşar geceleri bana
her biri kurşundan atlar üstünde
her biri birinden yakıcı.
sarar bir anda tüm bedenimi
yaz vakti, bozkırı saran yangın gibi.
bir yıldız kaydı gökyüzünden.
kesip biçti baştan başa,
keskin bir bıçak gibi
siyah örtüsünü gecenin.
geçiyor zaman
koşuyor günler, deli atlar gibi
gölgeler belli belirsiz.
ay ışığı ölgün ve bitkin.
yere yüzükoyun uzanınca, etrafımdaki köstebek yığınları küçük dağları andırmaya başladı. onlardan birine başımı yastığa koyar gibi koydum.
karşımdaki ormanda kuşlar bilmediğim dilde ama çok güzel bir ilahiye başladılar.
"kış gelmeden" dedi fare "kendimi güvenli bir barınağa atmalıyım ! biraz fazla peynir bulmak için bu uğraşa değmez, hem dünyada huzurlu bir uyku gibisi de yok!
hatıralar koşuyor bana doģru
her biri kurşundan atlar üstünde
her biri birinden yakıcı.
sardı bir anda tüm bedenimi
yaz vakti bozkırı saran yangın gibi.
bir örümcek arkadaşım var.
evi odamin köşesindedir.
dans ederek inip çıkar,
bir zemine, bir tavana.
ben ona balerin diyorum.
yedi bacaklı, narin balerin.
haaa unutmadan
o benim oda arkadaşım,
tek arkadaşım.
sensin
açilmamis goncayi utandiran
gururlu nergisi
kendine edersin hayran.
gül nasıl olur da yarış eder
seninle güzellikte
o ışığını aydan alır,
aysa senden.