Selamlarr! Bir süredir beklettiğim bu kitabı sonunda okuyup bitirdim
Sanırım konusuna artık herkes aşinadır ama ben de ufacık özetlemek istiyorum.
Jake Bonner, ilk kitabının ardından yazma tıkanıklığı yaşar. O ilk başarısını yakalayamaz bir türlü. Yüksek lisans öğrencilerine ders veren Jake, bir gün Evan Parker ile tanışır. Evan, sırf derece
Selamlar! Hem yeni işim, taşınmam, vize haftam ve bayram geliyor derken bana bir solukta okuyacağım bir kitap lazımdı. Polisiye/gerilim ve aile temaları üzerine duran bu kitap beklentimi tam anlamıyla karşılamasa da genel olarak beğendim.
Kitaba ismini de veren aile, Cunningham ailesi ve hasımları. Nedense okurken bi Alacakaranlık’taki Cullen ailesi hissini aldım ahzhsaha Soğuk, birbirleriyle anlaşamayan bir sülale. Hepsi manyak ve hepsinin de ayrı sırları var. Bunu kitaptaki yazar danışmanı karakterimiz Ernest Cunningham gözünden görüyoruz. Tek taraflı bir okuma yapmak
hoşuma gitmedi keşke bazı ana karakterlerin de düşüncelerini öğrenebilseydik örneğin Lucy’nin. En üzüldüğüm karakterlerden biri oldu Neyse, beğenmediğim bir başka sorun da olayın karmakarışık anlatılması. O ona para vermiş bu buna şantaj yapmış şu şunu kaçırmış. Kitabın sonuna kadar ?? oldum. Ama ters köşeleri ve akıl oyunları vardı; yazar diyor ki ben size bunu falanca sayfada söyledim, gidip geriye bakıyorum gerçekten de söylemiş.
Nihai fikrim, biraz daha geliştirilebilirmiş. Görüş açıları ve olay sıralaması daha düzene sokulabilirmiş.
“İyi bir yüreğin olursa, kapkara bir zenci de olsan, yüzün yine sevimli olur yavrum.”, diye konuşmayı sürdürdüm. “Kötü bir yürek en sevimlileri bile çirkinden de kötü yapar.”
“Burada üç hayat kurmuştu. Kiralık katil Billy Summers’tı. Yazar olmak isteyen David Lockridge’di. Aşırı kilolu bilgisayar meraklısı Dalton Smith’ti.”
Selamlarr! Biliyorsunuz ki her ay Stephen’dan bir kitap okumaya çabalıyorum ve bu ay da indirimde yakalayıp aldığım Billy Summers bu şerefe nail oldu. Amaa kitap gerçekten elimde süründü, okuması