Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Kemoterapi ilaçları hücrelerin bölünüp çoğalmasını sağlayan mekanizmalara saldırarak, sürekli büyüyen tümörlerin ilerleyişini durdurur ama bu farmakolojik savaşta kendini kızla yenilemesi gereken başka dokular da kaza kurşununa kurban gider. Deri dokusu zarar görünce avuç içlerinde, ayak tabanlarında tahriş ve acı hissi oluşur; kemik iliği zarar gördüğü için kansızlık yaşanır, akyuvar sayısı düşer; bağırsaklardaki sorunlar da zaman zaman aralıksız işhal gibi şikayetlere yol açabilir. Ağızlarının içi ve dilleri şişen hastaların tat alma duyuları zarar görse de genel iyileşmeyle birlikte bunlar yavaş yavaş normale döner.
Sayfa 168 - Metis BilimKitabı okudu
Aylardır iş-güç ve birtakım zaruri ihtiyaçlar haricinde dışarı çıkmıyor, gazetelere bakmıyor, haber kanallarını açmıyordum. Ülkede olanlarla ilgili en ufak bir şey duyduğumda anksiyete nöbetleri geçirir olmuştum. Her şey tepetaklak gidiyordu ve düzeltmek için elimden bir şey gelmemesi çileden çıkmama sebep oluyordu. Kişisel sorunlarım yetmiyormuş gibi bir de üstüme bunlar çöküyordu. Ülke sanki kanser olmuş gibiydi ve her sabah yeni bir hücresini daha kaybediyordu. O kaybettikçe ben yenilmiş hissediyordum. Ölümünü izlemek değil kurtarmak için ne bileyim bir kemoterapi filan bir şey yapmamız gerektiğini düşünüyordum. Ama karşımda devlet vardı. Durumu sistemli olarak bu hale getiren, kulakları hiç duymayan, sadece koskocaman bir ağızdan ibaret olan devlet.
Reklam
272 syf.
10/10 puan verdi
·
14 günde okudu
SEN VARSAN BEN VARIM YAZAR : EDDİ ANTER YAYINEVİ : DESTEK YAYINLARI SAYFA SAYISI : 268 PUANIM : 10/10 Merhabalar... Bugün #senvarsanbenvarım ile geldim. Yazarın okuduğum ilk kitabıydı. Kalemini çok beğendim. Gayet anlaşılır, sürükleyici bir dilde yazılmış. Sanki karşılıklı muhabbet ediyoruz gibi, heyecanla bitirdim kitabı. Kendimden bir
Sen Varsan Ben Varım
Sen Varsan Ben VarımEddi Anter · Destek Yayınları · 202366 okunma
272 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
“Her gün hayata dair keyif aldığınız bir şeyi bulun, her an şükredecek bir şeyi keşfedin.” Her şeyin kendi kontrolümüzde olduğunu düşünürken bir yokuşu çıkamadığınızda, hiçbir şeyin aslında sizin kontrolünüzde olmadığını anladığınızda ne hissederdiniz? Okuyucu, kurguya girerken bu derin sorguyla başlıyor. Akciğer kanseri olduğunu öğrenen kahramanımız, kendini bulma yolculuğuna okuyucuyu ortak ediyor. Hayatta başarılı olduğunu düşünmeyen, ancak kendini çok seven ve değer veren, evliliği hiç düşünmemiş annesinin ölümüyle babasına bakmak için baba ocağına geri dönen yalnız bir adam. Ölmekten değil, öldükten sonra unutulmaktan korkuyor. Bu nedenle kalemine sarılıyor ve en azından bir hikaye, bir kitap bırakabilmek için yazmaya başlıyor. Kemoterapi sürecinde yaşadıklarını, geçmişteki anılarını ve gözlemlerini hikayeleştirmeye başlıyor. Kurgu içinde kurgu misali, hem kahramanın yaşadıklarıyla hem de yazdığı hikayelerle iç içe geçen bir anlatım sayesinde iki farklı kitap okuyormuş gibi hissettim. Garson Musli ve Bekçi Hüseyin’in hikayelerini okurken hüzüne kapıldım. Kemoterapi odasında tanıştığı Yeşim'le daha önce yaşamadığı bir yolculuğa çıkan kahramanımız, hayatının sonbaharında aşkı bulacağını hiç düşünmemişti, şüphesiz. Yeşim'le birlikte aşk, ölüm, yaşam ve öz üzerine derin sohbetler, okuyucu için bir mum yakıyor. Yazarın samimi ve güçlü kalemi beni çok etkiledi. Kişisel gelişim kitapları diyince zihnimde canlanan, doktrin dizisinden oluşan kitap kavramını yıktı.
Sen Varsan Ben Varım
Sen Varsan Ben VarımEddi Anter · Destek Yayınları · 202366 okunma
“Sağaltmak çare bulmaya yöneliktir ve mesela lastiğiniz patlamışsa yamamak veya yılan sokmasını tedavi etmek ya da bir tümörün büyümesini kontrol etmek için kemoterapi uygulamak gibi ortaya çıkan dış sorunları çözmekle ilgilidir. Yoldaki çivilerden, ormandaki yılanlardan veya tümörün oluşmasına neden olan hastalıktan kaçınmanıza yardım etmez. Şifalanmak ise daha geniş, daha kapsamlı ve bütündür. Şifalanmak, kişinin hayatını dönüştürür ve her zaman olmasa da sıklıkla fiziksel bir sağaltımı da içerir.”
Sayfa 22 - OmegaKitabı okudu
“En çok istediğim şeyi benden alırsan sana yenileceğimi mi zannettin? Hayatımdan vazgeçeceğimi, öylece burada saatlerce ağlayayım sonra kemoterapi alırken güçsüz düşeyim ve hiçbir işe yaramasın öyle mi kanser? Ne kadar fazla alırsan o kadar fazla güçlü olurum”
Reklam
HİPNOZ İLE NELER TEDAVi EDİLEBİLİR? Hipnoz, kişinin başa çıkmakta zorlandığı her konuda fay­ dalı olabileceği için birçok zihinsel, duygusal ve fiziksel sorunun tedavisinde hipnozdan faydalanılabilir. Yaygın olarak kullanıldığı alanlar şunlardır: • Fobiler • Stres ve anksiyete Panik atak Yas Yeme bozuklukları Uyku bozuklukları Depresyon Bağımlılık Kilo kaybı Sigara bırakma Ağrısız doğum ADHD (dikkat eksikliği, hlperaktivite) semptomları Cinsel sorunlar Kanser olan ve kemoterapi gören hastalarda bulantı ve kusmanın azaltılması Rahatsız eden bağırsak sendromu hastalığının semptom­larının azaltılması
Kemoterapi ilaçlarının etkisini artırır: Kanserde tümör hücrelerinin kemoterapi ilaçlarına karşı direncinin gece açlığıyla azaldığı görülmüştür. Bu nedenle bazı kemoterapi uygulamalarından önce kanser hastalarına bir veya iki günlük açlık önerilir. Ancak sağlıklı hücreler bu ilaçlardan kendilerini daha kolay koruyabilir. Yine fareler üzerinde yapılan araştırmalarda, açlığın cilt kanseri ve meme kanserinin ilerlemesini yavaşlattığı görülmüştür.
Kanser tedavileri
Kemoterapi ve radyoterapi gibi cerrahi dışı kanser tedavileri kanser hücrelerini öldürmek ve buna yönelik olarak büyüme bölünme ve daha fazla kanser hücresi üretmelerini önlemek üzere tasarlanmışlardır. Kanser hücreleri genellikle normal hücrelerden daha hızlı büyüyüp bölündüklerinden kemoterapi ve radyoterapinin etkisi daha çok hücrelerde hasar oluşturmak biçimindedir ancak bu tedaviler kemik iliği kıl folikülü ve mide astar dokusundaki hücreler gibi hızlı çoğalma özelliğine sahip ama kanserli olmayan hücrelere de etkiler. Kemoterapinin kansızlık, saç kaybı, bulantı hissi ile ilişkisi olmasının nedeni budur.
Kanser tedavileri
Tümör gelişimini yavaşlatmak üzere hücrelere sirkadiyen ritimlerini yeniden kazandıracak ilaçlar geliştirmek olsa da günümüzde kanserle mücadelede uygulanan cerrahi dışı yaklaşımlar bir dizi kanser ilacından ya da bir şekliyle radyasyondan yararlanıyor. Bu yaklaşımla anlaşılması gereken büyük zorluk ise yoldan çıkmış kanser hücrelerini hastayı öldürmeden öldürmek. Kemoterapi de kullanılan kanser ilaçları yüksek derecede zehirli olup böbrekler ve kalp dahil olmak üzere vücudun ana organlarına hasar verebiliyor. Radyasyon terapisi ise yine vücut için oldukça zararlı yan etkilere sahip. Bu noktadaki büyük sorun bütün kanser hücrelerini yok etmenin çok güç olması çünkü çoğalıp yeni bir tümör odağı oluşturmak için hayatta kalabilmiş birkaç kanser hücresinin varlığı yeterli. Sonuçta, genellikle korkunç yan etkilere sahip agresif bir tedavinin uygulanması gerekiyor. Bu yan etkiler de en yaygın olanları bulantı kusma ishal el ve ayaklarda duyu kaybı ve saç dökülmesi.
693 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.